AB'den Türkiye'ye Suriye üzerinden yeni oyun
18 Ekim 2015, Pazar 10:09Malumu üzere geçenlerde basında çıkan ve yürek yakan küçücük bedenlerin sahile vurduğu o görüntü hafızalara kazındı.Bu haberi es geçen Batı,hemen suçu Türkiye'ye yüklediler.Oysa aynı iki yüzlü riyakar Avrupalı güruh hemen akabinde de Türkiye'den yardım isteyerek
Türkiye'deki Suriyelilerin ülkemizde tutulması gerektiğini bildirerek hemen diplomasi hareketine
giriştiler.Bu olayların patlak vermesinden sonra da kuyruğu iyice tutuşan ve adeta sudan çıkmış balığa dönen AB ülkelerinin liderleri ve yöneticileri ülkemizin kapısına arşınlamaya başladılar.
Geçtiğimiz günlerde 4 Ekim’de Belçika'ya bir ziyaret gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan
bu gezi süresinde Belçikalı üst düzey yöneticilere Suriye konusunu da gündeme getirerek,bu konuda Batının takındığı çifte standardı ve AB ülkelerinin çift dilliliğini dile getirdi.Bu gezinin hemen akabinde Almanya Başbakanı Angela MERKEL'in,Türkiye'yi kapsayan bir ziyaret gerçekleştireceğini bildirmesi oldu.Tabi ki bu gezinin birinci önceliği ve tek amacı Suriyeli göçmenlerin Avrupa'ya göçünün önlenmesi ve bu konu da Türkiye'nin inisiyatif alması ve bu göçün durdurulması talep etmek olarak algılanabilir.Yine Suriyeli mültecilerin AB’ye geçişinin. Önlenilmesine yönelik olarak 15 Ekim'de AB Konseyi Başkanı Donald TUSK,bir açıklama yaptı.Donald TUSK “.Zirvede sığınmacılar konusunun gündeme geleceğini” bldiren ve amaçlarının sadece Avrupa içindeki sığınmacı krizine değil aynı zamanda krizin kaynağı olan ülkeler ile işbirliğine giderek asıl sebeplere de çözüm bulmak olduğunu kaydetti.Bu amaçla AB'nin "en büyük transit ülke olan"Türkiye ile yoğun bir diyalog içine girdiklerini kaydeden TUSK,"Ankara ile yapılan görüşmelerin hedefi,Avrupa'ya olan sığınmacı akışı yavaşlatırsa bir anlam ifade edebilir,ancak bu amaçla ulaşıldığında meşru olur"dedi.
Bu bakımdan Türkiye, insani vazifesini yerine getirmek amacıyla güvendiği AB ülkelerinin oyununu görmeli ve bu işin getirisinin yanında, götürüsünü de hesaplamak zorundadır.Türkiye, AB ve batı ülkelerinin tavrını 2014 yılında İsrail'in Gazze'yi yerle bir ettiği ve 2 bin insanı katledip,11 binin üzerinde kişiyi de sakat bıraktığı ve 17 bin 200 ev 73 camii ile 24 okulun yerle bir edildiği operasyon sonrası arabuluculuk girişimde bulunarak yaklaşık 10 milyar dolara yakın hasarın meydana geldiği"Gazze'nin yeniden İmarı" için söz verilen ve Mısır’ın ev sahipliğinde 2014 yılında yapılan zirveye yaklaşık 50 ülke katılmış ve 30 ülke Dışişleri Bakanları düzeyinde temsil edilmişti.
Toplantıya katılan ülkeler arasında Hollanda,ABD,İngiltere,Fransa,Almanya,Norveç,Japonya, gibi batılı ülkelerin yanında Katar ve Arabistan gibi sözde Müslüman ülkelerinde aralarında bulunduğu ve ABD’nin 4 milyar,Katar’ın 1 milyar ve Suudi Arabistan’ın 500 milyon dolar taahhüt ettiği ancak daha sonra ödenmeyen bu paranın ödenmesinde yan çizdiği gibi bu kez de Türkiye'ye de aynı oyunu oynayabilirler.Çünkü batının karakteri bu ve hiç değişmez.Yani "Köprüyü geçene kadar"Oysa Gazze’nin İmarı için Türkiye’nin 2014-2017 yılları için söz verdiği 200 milyon doları göndermek için girişimde bulunmuş ve yine İsrail’in lobisi sonucu ABD ve batının da baskısı ile bu para gönderilememişti.
Sonuç olarak Suriye meselesi insani bir sorun olmanın yanında Allah korusun Türkiye’nin de kuyusunun kazılmasına yönelik bir operasyona dönüşülmesi endişesi de beraberinde taşımalıdır.”İyilikten maraz doğar” atasözü inşallah gerçekleşmez.Suriyeli kardeşlerimize suizanda bulunmaktan Allaha sığınırız.Burada sadece Avrupa ve Emperyal güçlerin Orta doğu ve Türkiye üzerinde oynamak istediği oyuna dikkat çekmek istedik.
Selamlarımızla,