kadir evliyaoğlu
olay reklam sol
ufuklar koleji sol
Şanlıurfa
27 Temmuz, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.99
  • EURO
    35.80
  • ALTIN
    2529.0
  • BIST
    10889.48
  • BTC
    67858.369$
olay köşe yazısı üstü

ŞANLIURFA 24 HAZİRAN SEÇİM ANALİZİ (1)

28 Haziran 2018, Perşembe 16:45

 

Yapılan seçimde Ak Parti tarafından malumun ilanını yapıyorum. Kırılmak gücenmek yok, bu bir tahlil ve aklı başında her partili için bir iç muhasebe.

 

Efendim parti başarılı mı oldu yoksa başarısız mı? Bu sorunun cevabını herkes biliyor ama sormaktan da kendini alamıyor. Beraber inceleyelim. Tarihler 1 Kasım 2015’i gösterdiğinde seçmen sayısı 1.000.117, Ak Parti oy oranı %64.33, kullanılan oy sayısı 531.263, meclise giden milletvekili sayısı 12’de 9 idi. Bugün için yani 24 Haziran 2018’de seçmen sayısı 1.086.881, Ak Parti oy oranı %52.7, kullanılan oy sayısı 458.206, meclise giden milletvekili sayısı 14’de 8 oldu. Artan seçmen sayısı 86.764, artan milletvekili sayısı 2 iken Ak parti’ye verilen oylar 73.057, buna bir de artışı eklersek kayıp oy sayısı 110.000’in üzerinde oluyor. Bu rakamları verdikten sonra net bir şekilde başarısızlık olmuş diyebiliriz artık. Bu sonucun günah keçisini aramak yerine olaylar ile ilgili tahliller üzerinde duralım.

 

Liste kamuoyuna düştükten sonra yüksek sesle liste eleştirildi ve liste krizi yönetilemedi. Bunu fırsat bilen bazı kişiler, ki bir kısmı parti içinden, böyle bir sorunu kabul ettiler. Bu ciddi bir eforun harcanmasına sebep oldu. Adaylar belirlenirken ilçe dengeleri ve demografik yapı göz ardı edildi. Listelerde ki akrabalık ilişkileri de dedikodu olarak kulaktan kulağa yayılıp bir etki alanı oluşturdu. Ardından Birecik ve Ceylanpınar vakaları ulusal basına yansıyınca bu durum da tepkileri kamuoyunda canlı tuttu.Sonrasında saha çalışmalarında teşkilat ile adaylar arasında bir doku uyuşmazlığı hissedilmeye başlandı. Adayların bir kısmını içine sindiremeyen partililerin bu adaylar için oy istemesi doğal olarak zor bir hal aldı. Sayın Fakıbaba’ya tepki gösteren kesim seçim esnasındaki üslübu ve televizyon programlarındaki sözleri üzerinden bir dezenformasyon yarattılar. Yerel yönetimler ile adaylar ve şehrin kaptanı konumundaki Sayın Fakıbaba ile uyumsuz çalışmalar bu kötü gidişata tuz biber oldu. Ardından yaşanan Suruç olayındaki bilgi kirliliği şehirdeki ara ve kararsız oyları etkiledi. Tabi ki tüm bunların yanı sıra şehirde bir türlü çözülemeyen sorunlar da bu seçimi etkilemiştir. Vatandaş Dedaş ve işsizlik ile çözümsüzlüğü görünce bu konular da sürekli gündemi işgal etti. Cumhur ittifakının şehirde esamesinin okunmaması diğer bölgelerde oyların ittifak dışına çıkmasına sebep olmuştur. Şehirdeki seçmenin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan sevgisi bu oyların tamamının kaçmasına engel olduysa da tamamını durdurmaya yetmedi. Seçmen ilk kez ittifaktan dolayı tercih yapma hakkını elde etti ve bunu da kullandı. Geçmiş seçimlerde Sayın Erdoğan’dan dolayı var olan olumsuzluklar görmezden gelinirken artık vatandaşın elinde bir alternatif daha vardı. Çünkü Sayın Erdoğan’ı desteklemek için seçmenin elinde sadece Ak Parti şıkkı yoktu. Yani hem Erdoğan’ı destekleyecek hem de var olan olumsuzluklar için bir tepki gösterebilecekti. Az da olsa bir tercihli sistem kendini hissettiriyordu. Tabi ki diğer partiler de bunu çok iyi kullandılar. Bir kısmı bizi desteklemeniz neticesinde Sayın Erdoğan’ı da desteklemiş oluyorsunuz derken, bir kısmı da artık baraj sorunumuz yok bizim meclise gitme ihtimalimiz var diyerek oy oranlarını arttırdılar. Bu kaçan oyların da büyük bir kısmı Ak Parti’den alındı. Yapılan seçim kampanyası da şehirde bir heyecan yaratmadı. Buna zamanın darlığı ya da Ramazan ayına denk gelmesi de etken olmuş olabilir.

 

Bu seçim bize en çok şunu gösterdi, Ak Parti’de ki oyların neredeyse tamamı Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’a ait, kimse benim şu kadar oyum var, bu kadar oyum var, ben şu kadar seviliyorum demesin. Seçmen alternatif bulduğu anda Sayın Erdoğan’ı desteklerken sizlere oy vermeyebiliyor. İşte bu yeni sistemin en güzel tarafı bence…