Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Uygulamalarımız appstore googleplay
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Sessiz Çöküş: Bahis, Borç ve Maneviyattan Uzaklaşan Gençlik

Yazının Giriş Tarihi: 07.04.2025 18:03
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.04.2025 18:04

Bugün gençliğimiz büyük bir tehlikenin eşiğinde. İnternet, telefon, bilgisayar derken çocuklarımızın elinden tutmayı unuttuk. Şimdi onlar tek başlarına bir dijital dünyanın içinde kayboluyor ve ne yazık ki biz anne, babalar olarak, bu duruma seyirci kalıyoruz.

Teknoloji, hayatımıza büyük kolaylıklar getirdi. Ancak bu kolaylıklar, kalplerimizi ve aile yapımızı da sessizce elimizden almaya başladı. Artık çocuklarımız biz değil, dijital dünya tarafından eğitiliyor, dönüştürülüyor ve yetiştiriliyor.

Tehlike parmak uçlarında..

Özellikle gençler, artık sadece bilgiye değil; kumara, borca, bağımlılığa da tek tuşla ulaşabiliyor. Bu yeni dünyada, çocuklarımız elimizden kayıp giderken, hem maddi hem manevi bir çöküş yaşıyoruz.

Gençler sosyal medyada saatler geçiriyor, kolay para kazanma hayaline kapılıp bahis oyunlarına yöneliyor.

Geçmişte büyüklerimiz, “Ayağını yorganına göre uzat” derdi. Şimdi ise yorgan yok ama borç var. Kredi kartlarıyla bahis sitelerine giren gençler, hem dünya nimetlerini yanlış yollarla arıyor, hem de kendilerine ve ailelerine derin yaralar açıyor. Aileler bir faciayla karşı karşıya kalıyor.

Hâlbuki dinimiz, emeğin ve helal kazancın ne kadar değerli olduğunu defalarca vurgular. “Helal lokma” anlayışı, sadece sofrada değil; hayatın her alanında bir duruştu. Şimdi ise kolay yoldan kazanma hırsı, helal kazançtaki sabrı ve ahlaki çizgiyi unutturuyor. Nitekim .Peygamber Efendimiz (s.a.v.), “Kim bir haramla mal kazanırsa, Allah o malı helak eder” buyurmuştur. Ama ne yazık ki bu uyarıları genç nesil bilmiyor. Çünkü, onlara bu nasihatleri aktarıp, koruyacak büyükleri yok. Ne üzücüdür ki Büyüklerin de elinden telefon düşmüyor.

Oysa Şanlıurfamız kültürel değerleri ile kadim bir şehir, aile bağlarımız güçlü, geleneklerimiz sağlamdı. Baba sözünün ağırlığu,annenin nasihatleri, dede ve ninenin baş tacı tutulmasıyla, aile bağları gelişir, çocuklar büyükler içerisinde birbiri ile iletişim içinde yetişirdi.Âmâ şimdi bu bağlar yok ,

Düşünsenize...

Şanlıurfa’nın sokaklarında güvenle yürüyemeyen bir çocuk, sosyal medyada cirit atıyor.Anne,babadan ses yok. Aile içinde dijital dünyaya erişime karşı bu anlayış, gün geliyor belaya davetiye çıkarabiliyor. Evlatlarını korumak her anne ve babanın görevi. Kaldı ki dijital dünyanın evlerimize girdiğini düşünürsek, çocuklarımız evde ne kadar güvende. Unutmayalım günümüzdeki anne ve babalara daha çok iş düşüyor.

Telefonlara el koymak, cezalar vermek yetmiyor. Çünkü asıl mesele cihazlar değil; kalplerin neyle dolduğu. Ne ile doldurduk kalplerini, ne ile dolmasına izin verdik. Anne-baba olarak çocuklarımıza sadece kural koymakla değil, en başta örnek olmakla yükümlüyüz. Oğlumuza nasıl örnek olduk. Kızımıza nasıl örnek olduk. Peygamber Efendimiz ’in (s.a.v.) “Hiçbir baba, çocuğuna güzel terbiyeden daha değerli bir miras bırakmaz” sözünü hatırlayalım. Bu miras, sadece maddi değil, manevi eğitimdir. Demek şu ki anne ve babalar olarak çocuklarımızın manevi dünyalarına dokunmamız, çocuklarımızla sohbet edeceğimiz ortamlar oluşturmamız, ruh dünyalarınızda beslememiz lazım.

Eskiden büyüklerin dizinin dibinde oturulur, nasihat dinlenirdi. Şimdi çocuklar sosyal medya içeriklerinden akıl alıyor. Hâlbuki büyüklerin bir cümlesi, bin kitap kadar derindir. Büyüklerimiz boşuna dememiş: “Evlat yetiştirmek, toprak ekip biçmek gibidir. Ne ekersen, onu biçersin, diye ...Bugün ne ektik, yarın ne biçeceğiz, yeniden düşünmemiz lazım.

Ahlak, saygı, sabır ve dua... Bunlar ne internetten indirilebilir ne de marketten satın alınabilir. Bunlar, ailede filizlenir; toplumda kök salar. Gençlerin iç huzurunu bulabilmesi için sadece teknoloji değil, maneviyatla da beslenmeleri gerekiyor. Bahisle, borçla, ekran bağımlılığıyla boğuşan gençliğe yeniden yol göstermek bizim görevimizdir. Bu gençler bizim gelecek nesillerimiz,hazinemiz,ülkemize bıraktığımız mirasımız, ahiretteki kazancınız...Sevgi, sabır ve dua ile evlatlarımıza sımsıkı sarılacağız . Yavrularımızı dijital dünyanın eline bırakmayacağız.Çünkü hiçbir uygulama, bir babanın duası kadar koruyucu Ve hiçbir ekran, bir annenin şefkati kadar sıcak olamaz.

Selam ve dua ile...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
google-site-verification=17JdBYTmCkOQ47__lWfiskKil_Sy4SbKNeDzgk4fPXs
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.