Basın özgürmüdür?

Yazının Giriş Tarihi: 08.01.2024 23:10
Yazının Güncellenme Tarihi: 13.10.2024 13:45
Basın özgürmüdür?

Küresel dünya ,dijital medya olarak karşımıza çıkmaktadır. 

Dünya konjonktüründe

Yerel medya, halkın sesini dijital medya ile daha çok kitlelere duyurmaktadır.

Yerelin sorunu, ulusaldan ,Uluslararası arenaya taşınabilmektedir.

Bu da yerel basını 

Uluslararası platformda daha güçlü yapmaktadır

Yerel sorunlara ışık tutan yerel medyadır.Yerel 

Medya bulunduğu ilin gelişiminde halkın sesi olarak, çözülemeyen bir çok sorunu, basın yoluyla çok hızlı bir şekilde hizmete 

dönüşmesine aracılık yapmaktadır.

Basın hakikatleri yazmaya memurdur.

Yapılan haber kişilerin lehine ve yahut aleyhine olabilir.

Basın bunla ilgilenmez,

Hakikatle ilgilenir.

Örneğin:Siyasi bir erkin, lehine olan bir haber, gün gelir aleyhine dönüşebilir.

Bürokrat ve siyasi erklerin görevi hizmet yapmakken,

Basının görevi sorunları yazmaktır.

Basın halkın lehine çalışır.

Halkın gözüyle bakar.

Halkın gözüyle sorgular.

Basın siyasi ve bürokrasiyle

Toplumsal ve ulusal kaygı ve değerler de aynı platformda bir araya gelebilir.

Ortak dil üretilebilir.

Ama basın gerçekte

Etik ahlak ve 

Hakikatle ilgilenir.

Halkın aynasıdır.

Halkın içinde her kesimden zihniyete hitap eder..

Kimin lehine,

Kimin aleyhine olması basını bağlamaz.

Basın kendisine ulaşan, bilgi ve belgeleri iftira, karalama olmaksızın 

Yazmak ve bütüne aktarmakla görevlidir.

Akla şu gelebilir.

Yazdıklarınızın doğruluğunu ne belirler?

Basın olarak yazdıklarınız da

özgürmüsünüz?

Ya da neye göre,kime göre özgürsünüzdür? 

Sizin doğruyu ,hakikati yazan bir gazeteci olmanızın sizin doğrunuzla alakası yoktur.

Doğrunuzun siyasi erk ile çatışıp-çatışmadığı ile alakası vardır.

Bir misal verecek olursak 

Diyelimki 28 şubatta bugün savunduklarınız yazsaydınız, o günün muhalif 

gazetecisi olarak anılırdınız.

Bu şu demektir.

Tarafsız Gazeteci yoktur.

Her ideoloji ve fikirden etkilenmiş gazeteci muhakkak vardır. 

Zaten gazeteci demek, fikir adamı demektir

Ve yazarında kendine ait savunduğu bir fikri, inancı, ideolojisi muhakkak vardır ve 

yazılarıyla da o bakış açısını yansıtır.

Örneğin:

Cumhuriyet Gazetesi (Aşırı sol)

Akit Gazetesi (Aşırı sağ) olarak bilinir.

Peki kime göre sağ, kime göre sol. 

Akit dünün muhalif gazetesi iken, bugün yandaş gazete olarak 

anılmaktadır.

Cumhuriyet Gazetesi de dünün yandaş gazetesi  iken,bugünkü muhalif gazetesi olarak 

bilinmektedir.

Oysa bu gazeteler dün neyse, bugünde aynı minval üzere yazı yazan gazetelerdir.

Peki onları muhalif ve yandaş yapan nedir?

Yazdıkları doğrular mı?

Yada gelen hükümetin ideolojisi mi?

Gazetenin ve yazarın yandaş veya muhalif bir gazeteci olmasını,

hükümetin hayata geçirdiği ideolojik politikası belirler.

Ona göre 

Ya muhalif 

Yada yandaş gazete olursunuz.

Özgürlüğünüzde yine buna göre şekillenir. 

Ya özgürsünüzdür.

Ya da değilsinizdir.

Bugün özgür basın olmak için,

Kendi ideolojisinden ve partisinden olsun veyahut olmasın, gördüğü yanlışı yazdığı gibi 

etik ahlak çerçevesinde gördüğü doğruyu yazmakla mükelleftir.

Sadece yanlışları yazmak doğru olmadığı gibi, sadece gördüğü doğruları yazmakta doğru 

değildir.

Bir insan bizden değil diye bütün söylediklerini yanlış olduğunu söylemek doğru olmadığı gibi,bu insan bizdendir diye bütün yaptıklarını doğru görmekte doğru değildir.

Bu sebeple gazeteci vicdanlı olmalıdır.

Ve vicdanını hiçbir şeye satmamalıdır.

Özgürlük birilerinin duymak istediklerini değil,

Yazdıklarınızı vicdan süzgecinden geçirerek yazmaktır.

Hakikate de vicdanla ulaşılır.

O zaman basın özgürdür.

 

Selam ve dua ile...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.