Çocukluk yıllarında kalaycılık mesleğini öğrenen 78 yaşındaki Mustafa Ozan, unutulmaya yüz tutan mesleğini yaşatmaya çalışıyor.
Haber Giriş Tarihi: 17.03.2018 09:44
Haber Güncellenme Tarihi: 01.01.1970 02:00
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.sanliurfaolay.com/
Haber: Hasan Ray
Şanlıurfa’nın Eyyübiye ilçesinde mesleğe aşağı çarşıdaki dükkânında kurduğu ocakla devam eden Ozan, kalaycılık işine 8 yaşında başladı. Meslekte 70 yılını geride bırakan nasırlı elleriyle kalaycı ustası Mustafa Ozan, teknoloji ve zamanın acımasızlığına karşı mesleğini icra ederek geçimini sağlıyor. Ozan, kalaycılık mesleğinin son temsilcisi olduğunu belirterek, teknoloji ve zaman karşı amansız bir mücadele verdiğini söyledi.
‘Kalaycılığın son temsilcisiyim’
Teknolojinin gelişmesiyle çok fazla gelir elde edemese de aldığı siparişlerle geçimini sağlayan Ozan, kalaycılığın Şanlıurfa’daki son temsilcisi olduğunu söyledi. Ozan, mesleğe ilk başladığında kalaycı sayısının çok fazla olduğunu belirterek, “Kimi kalyacılar köy köy gezerek kalay yapardı. Kimileri de kendi ocaklarında kalyacılık yapardı. O zamanlar bakırdan malzemeler kullanıldığı için meslek değerliydi.” dedi.
‘Çıraklıktan başladım’
Mesleğe başladığı dönemde Şanlıurfa’da çok sayıda kalaycı ustasının bulunduğunu belirten Ozan, "Bu mesleğe çıraklıktan yetişerek başladım. Kalaycılık bir zamanlar çok önemli bir meslekti. Şimdi bu mesleği yaşatmak için mücadele veriyorum. Teknolojinin gelişmesiyle çelik ve plastikten yapılan kaplar yaygınlaştı. Bu da bakır araç ve gereçlere ilginin azalmasına sebep oldu. Bu da doğal olarak kalaycılara olan ihtiyacı azalttı” diye konuştu.
Kalaylanmadan önce hazırlanıyor
Kalaylanmak üzere kendisine getirilen kapları kostik ve tuz ruhu ile temizlediklerini anlatan Ozan, "Kum ile ovalayarak kalay yapılacak kıvama getiriyoruz. Alüminyum, plastik, çelik, teflon ve cam kapların kullanımı arttıkça, bakır kaplarını kalaylatmak için gelenlerin sayısı da azaldı. Makine yapımı kaplar bizi bitirme noktasına getirdi. Meslek olarak son çırpınışlarımızı veriyor.” şeklinde konuştu.
Sağlık açısından önemli
Bakır kapların insana hiçbir zararının olmadığını dile getiren Ozan şu ifadeleri kullandı: "Kalaylanmış kapların gıda sektöründe kullanılabilecek en sağlıklı üründür. Şimdiki insanlar çelikte yapılan kapların fiyatı uygun olduğu için tercih ediyor. Ancak bakırda pişen yemekle çelikte pişen yemeğin çok farkı vardır. Şu anda bizim bakır kaplar turistik mekânlarda kullanılıyor. Eskiden bakır kaplar hemen hemen bütün evlerde kullanılırdı.“
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Son kalaycı direniyor
Çocukluk yıllarında kalaycılık mesleğini öğrenen 78 yaşındaki Mustafa Ozan, unutulmaya yüz tutan mesleğini yaşatmaya çalışıyor.
Haber: Hasan Ray
Şanlıurfa’nın Eyyübiye ilçesinde mesleğe aşağı çarşıdaki dükkânında kurduğu ocakla devam eden Ozan, kalaycılık işine 8 yaşında başladı. Meslekte 70 yılını geride bırakan nasırlı elleriyle kalaycı ustası Mustafa Ozan, teknoloji ve zamanın acımasızlığına karşı mesleğini icra ederek geçimini sağlıyor. Ozan, kalaycılık mesleğinin son temsilcisi olduğunu belirterek, teknoloji ve zaman karşı amansız bir mücadele verdiğini söyledi.
‘Kalaycılığın son temsilcisiyim’
Teknolojinin gelişmesiyle çok fazla gelir elde edemese de aldığı siparişlerle geçimini sağlayan Ozan, kalaycılığın Şanlıurfa’daki son temsilcisi olduğunu söyledi. Ozan, mesleğe ilk başladığında kalaycı sayısının çok fazla olduğunu belirterek, “Kimi kalyacılar köy köy gezerek kalay yapardı. Kimileri de kendi ocaklarında kalyacılık yapardı. O zamanlar bakırdan malzemeler kullanıldığı için meslek değerliydi.” dedi.
‘Çıraklıktan başladım’
Mesleğe başladığı dönemde Şanlıurfa’da çok sayıda kalaycı ustasının bulunduğunu belirten Ozan, "Bu mesleğe çıraklıktan yetişerek başladım. Kalaycılık bir zamanlar çok önemli bir meslekti. Şimdi bu mesleği yaşatmak için mücadele veriyorum. Teknolojinin gelişmesiyle çelik ve plastikten yapılan kaplar yaygınlaştı. Bu da bakır araç ve gereçlere ilginin azalmasına sebep oldu. Bu da doğal olarak kalaycılara olan ihtiyacı azalttı” diye konuştu.
Kalaylanmadan önce hazırlanıyor
Kalaylanmak üzere kendisine getirilen kapları kostik ve tuz ruhu ile temizlediklerini anlatan Ozan, "Kum ile ovalayarak kalay yapılacak kıvama getiriyoruz. Alüminyum, plastik, çelik, teflon ve cam kapların kullanımı arttıkça, bakır kaplarını kalaylatmak için gelenlerin sayısı da azaldı. Makine yapımı kaplar bizi bitirme noktasına getirdi. Meslek olarak son çırpınışlarımızı veriyor.” şeklinde konuştu.
Sağlık açısından önemli
Bakır kapların insana hiçbir zararının olmadığını dile getiren Ozan şu ifadeleri kullandı: "Kalaylanmış kapların gıda sektöründe kullanılabilecek en sağlıklı üründür. Şimdiki insanlar çelikte yapılan kapların fiyatı uygun olduğu için tercih ediyor. Ancak bakırda pişen yemekle çelikte pişen yemeğin çok farkı vardır. Şu anda bizim bakır kaplar turistik mekânlarda kullanılıyor. Eskiden bakır kaplar hemen hemen bütün evlerde kullanılırdı.“
En Çok Okunan Haberler