Öfke kontrolü ile ilgili kurslar var mı bilinmez; ama milletçe buna ihtiyaç olduğu muhakkak.
Her yerde telafisi güç öfke patlamaları yaşanıyor veya her an yaşanabilir. Bazen dozu kaçmış bir şakanın bile elim sonuçlar doğurduğu vaki olmuştur.
Hele bu son zamanlarda işsizliğin,yoksulluğun, geçim endişesinin ailevi meselelerin insanlarımız üzerindeki olumsuz etkileri,böyle anlık öfke patlamalarına yol açtığı bilinmedik bir durum değildir.
Allah'ın; insanoğluna bahş ettiği insani cevherlerin bu öfke seline kapılıp gitmesi yaşamsal alanda ciddi sorunlara yol açtığı gözardı edilemeyecek kadar önem arz eder.
Aklın durduğu, hislerin mantığa galebe çaldığı,sağlıklı düşünmenin dumura uğradığı;salt öfkenin neden olduğu kavgalarda otomatikman savunma ve silah moduna geçen bedensel bir takım organların kontrolsüz işleyişi o anı zor bir sürece sokacağı işten bile değil.
Allah'ın doksan dokuz isimlerinden müsemma olan insan, ona verilen sabır cevheri üzerinde bir yaşamı tesis edebilseydi,her şey daha müspet bir şekilde tezahür edecekti.
Paylaşılmayacak neyimiz var bu geçici konaklama yeri olan dünyada. Bunca hırs bunca,sahip olabilme gayretkeşligi,bunca mücadele ne demek oluyor?Değer mi egosal çıkarlar için insanlık bahçesini tarumar etmeye ...
Zor mu her sorunu makul bir çerçevede ele alıp, makul bir çözüm yolu bulmak...Hakkımız var mı içindekilerle birlikte Allah'ın olan bu dünyayı biribirimize dar etmeye...
Yarın ahiret gününde,Allah; "size dünya denilen cenneti yaşamanız için emenet verdim,şimdi bu emaneti verdiğim gibi bana teslim edin derse; ne cevap vereceğiz?...
