Müslüman iken dinden çıkana mürted denir. Mürted, Müslüman olunca, Müslüman iken terk ettiği ibadetleri kaza etmesi gerekir, çünkü namaz ve orucu terk etmek günahtır ve tekrar Müslüman olduktan sonra günah baki kalır. (Dürer ve gurer)
Mürtedin, mürted olmadan önceki ibadetleri ve sevabları yok olur. Tekrar imana gelirse, zenginse, yeniden hacca gitmesi gerekir. Namazlarını, oruçlarını, zekâtlarını kaza gerekmez. Mürted olmadan önce, kazaya bırakmış olduklarını kaza etmesi lazımdır. Çünkü mürted olunca, önceki günahlar yok olmaz. (İslam Ahlakı)
Mürtedin dinsizlik zamanında kılmadığı namazları kaza etmesi gerekmez. (Hindiyye)
Hindiyye’de sadece, mürted iken kılmadığı namazları kaza etmez deniyor. Mürtedlikten önce kılmadığı namazları kaza edeceği anlaşılmaktadır.
Dininden dönen bir kimse, mürtedliği zamanındaki namazlarını kaza etmediği gibi, daha önce kıldığı namazlarını da kaza etmez. Bundan yalnız hac müstesnadır. (Dürr-ül-muhtar)
Burayı açıklayan İbni Abidin hazretleri, “Daha önce kıldıklarını iade etmez” buyuruyor. Buradan da, kılmadıklarını kaza etmesi gerektiği anlaşılmaktadır, çünkü Dürer ve Gurer’de bu husus açıkça bildirilmiştir.
Mürted iman edebilir
“Bir Âyette, bir Müslüman mürted olsa, sonra tevbe edip Müslüman olsa, sonra tekrar mürted olsa, bundan sonra tevbe etse bile, artık o affedilmez” deniyormuş. Doğru değildir.
O Âyet-i Kerimenin meali şöyledir: (İman edip sonra inkâr edenleri, sonra yine iman edip tekrar inkâr edenleri, sonra da inkârlarını arttıranları, Allah ne bağışlayacak, ne de onları doğru yola iletecektir.) [Nisa 137]
Burada, “İnkârdan sonra tevbe edenler affedilmez” denmiyor, “İnkârlarını arttıranlar yani kâfir olarak devam edenler affedilmez” deniyor. Bir kimse kaç kere mürted olursa olsun, sonunda tevbe ederse Müslüman olur. Yani bin kere tevbesini bozsa da, sonunda tevbe etmişse, son durumu geçerli olur. Hüküm, neticeye göre verilir.
İmam-ı Kurtubi hazretleri de buyurdu ki:
Bu Âyet-i Kerimeye göre, Musa aleyhisselama iman edip, sonra Üzeyir aleyhisselamı inkâr edip kâfir olanları, sonra Üzeyir aleyhisselama iman edip de, daha sonra İsa aleyhisselamı inkâr edip kâfir olanları, sonra da Muhammed aleyhisselamı inkâr ederek küfürlerini artırmış olanları Allah mağfiret etmez. “Sonra da küfürlerini artırmış olanlar” sözünün anlamı, “Küfür üzere ısrar edenler” demektir. (Kurtubi Tefsiri)
Küfre düşüren bir sözü söyleyen veya bir işi yapan kimse mürted olur. Mürted, küfrüne sebep olan şeyden tevbe etmedikçe, kelime-i Şehadet getirmekle ve İslamiyet’in bazı emirlerini yapmakla, mesela namaz kılmakla, oruç tutmakla, hacca gitmekle, hayrat ve hasenat yapmakla Müslüman olmaz. Bu bozuk itikatla ölürse imanla ölmez. İnkârından yani inanmadığı şeyden tevbe etmesi, pişman olması, İslamiyet’ten çıktığı kapıdan geri girmesi lazımdır. Yani hangi sözü söyleyerek dinden çıkmışsa, o sözüne tevbe etmesi lazımdır. Mesela bir Müslüman, şaraba helâl dese yahut cin ve meleklerin varlığına inanmasa mürted olur. Kelime-i Şehadet getirse de, namaz kılsa da, diğer emirlere uysa da, o inanışı devam ediyorsa yine kâfirdir. “Şarap haramdır”, “Cin ve melek vardır” diye inanması gerekir. Küfründe ısrar ederken, “Ben her çeşit küfre tevbe ettim” demekle küfürden kurtulamaz. Pişman olup “Cin ve melek vardır” diye inanırsa, tevbe etmiş olur.
Bir söz veya işin küfür olduğunu bilmeden işleyen, sonra da, “Ya Rabbi bilerek bilmeyerek işlediğim küfürlere tevbe ettim” dese, küfrü affolur.
Allahu Teâlâ cümlemizi Kendisine layık Kul, Habibine layık Ümmet eylesin. (Amin)
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Müslüm Abacıoğlu
Mürted Müslüman olsa
Muhterem Kardeşlerim…
Müslüman iken dinden çıkana mürted denir. Mürted, Müslüman olunca, Müslüman iken terk ettiği ibadetleri kaza etmesi gerekir, çünkü namaz ve orucu terk etmek günahtır ve tekrar Müslüman olduktan sonra günah baki kalır. (Dürer ve gurer)
Mürtedin, mürted olmadan önceki ibadetleri ve sevabları yok olur. Tekrar imana gelirse, zenginse, yeniden hacca gitmesi gerekir. Namazlarını, oruçlarını, zekâtlarını kaza gerekmez. Mürted olmadan önce, kazaya bırakmış olduklarını kaza etmesi lazımdır. Çünkü mürted olunca, önceki günahlar yok olmaz. (İslam Ahlakı)
Mürtedin dinsizlik zamanında kılmadığı namazları kaza etmesi gerekmez. (Hindiyye)
Hindiyye’de sadece, mürted iken kılmadığı namazları kaza etmez deniyor. Mürtedlikten önce kılmadığı namazları kaza edeceği anlaşılmaktadır.
Dininden dönen bir kimse, mürtedliği zamanındaki namazlarını kaza etmediği gibi, daha önce kıldığı namazlarını da kaza etmez. Bundan yalnız hac müstesnadır. (Dürr-ül-muhtar)
Burayı açıklayan İbni Abidin hazretleri, “Daha önce kıldıklarını iade etmez” buyuruyor. Buradan da, kılmadıklarını kaza etmesi gerektiği anlaşılmaktadır, çünkü Dürer ve Gurer’de bu husus açıkça bildirilmiştir.
Mürted iman edebilir
“Bir Âyette, bir Müslüman mürted olsa, sonra tevbe edip Müslüman olsa, sonra tekrar mürted olsa, bundan sonra tevbe etse bile, artık o affedilmez” deniyormuş. Doğru değildir.
O Âyet-i Kerimenin meali şöyledir: (İman edip sonra inkâr edenleri, sonra yine iman edip tekrar inkâr edenleri, sonra da inkârlarını arttıranları, Allah ne bağışlayacak, ne de onları doğru yola iletecektir.) [Nisa 137]
Burada, “İnkârdan sonra tevbe edenler affedilmez” denmiyor, “İnkârlarını arttıranlar yani kâfir olarak devam edenler affedilmez” deniyor. Bir kimse kaç kere mürted olursa olsun, sonunda tevbe ederse Müslüman olur. Yani bin kere tevbesini bozsa da, sonunda tevbe etmişse, son durumu geçerli olur. Hüküm, neticeye göre verilir.
İmam-ı Kurtubi hazretleri de buyurdu ki:
Bu Âyet-i Kerimeye göre, Musa aleyhisselama iman edip, sonra Üzeyir aleyhisselamı inkâr edip kâfir olanları, sonra Üzeyir aleyhisselama iman edip de, daha sonra İsa aleyhisselamı inkâr edip kâfir olanları, sonra da Muhammed aleyhisselamı inkâr ederek küfürlerini artırmış olanları Allah mağfiret etmez. “Sonra da küfürlerini artırmış olanlar” sözünün anlamı, “Küfür üzere ısrar edenler” demektir. (Kurtubi Tefsiri)
Küfre düşüren bir sözü söyleyen veya bir işi yapan kimse mürted olur. Mürted, küfrüne sebep olan şeyden tevbe etmedikçe, kelime-i Şehadet getirmekle ve İslamiyet’in bazı emirlerini yapmakla, mesela namaz kılmakla, oruç tutmakla, hacca gitmekle, hayrat ve hasenat yapmakla Müslüman olmaz. Bu bozuk itikatla ölürse imanla ölmez. İnkârından yani inanmadığı şeyden tevbe etmesi, pişman olması, İslamiyet’ten çıktığı kapıdan geri girmesi lazımdır. Yani hangi sözü söyleyerek dinden çıkmışsa, o sözüne tevbe etmesi lazımdır. Mesela bir Müslüman, şaraba helâl dese yahut cin ve meleklerin varlığına inanmasa mürted olur. Kelime-i Şehadet getirse de, namaz kılsa da, diğer emirlere uysa da, o inanışı devam ediyorsa yine kâfirdir. “Şarap haramdır”, “Cin ve melek vardır” diye inanması gerekir. Küfründe ısrar ederken, “Ben her çeşit küfre tevbe ettim” demekle küfürden kurtulamaz. Pişman olup “Cin ve melek vardır” diye inanırsa, tevbe etmiş olur.
Bir söz veya işin küfür olduğunu bilmeden işleyen, sonra da, “Ya Rabbi bilerek bilmeyerek işlediğim küfürlere tevbe ettim” dese, küfrü affolur.
Allahu Teâlâ cümlemizi Kendisine layık Kul, Habibine layık Ümmet eylesin. (Amin)