Gazi Meclisin Çatısı altında vuku bulan yumruklu kavgayı yadırgamadım desem yanlış olur…
Ülkenin onca sorunları, milletin o kadar sıkıntıları varken; cümle’miz ekonomik buhran döngüsü içinde yaprak gibi savrulurken, vekillerimiz’in şu yaptıklarına bakın..!
Bu millet, siz kavga edesiniz diye mi o saygın mekana gönderdi…
Ayrı partilerde, ayrı saflarda, ayrı fikirler’de kendinizce çizmiş olduğunuz paradigma’larınız doğrultusunda hedefinize ulaşabilmek için bir çaba ve gayret içinde olabilirsiniz; bunda bir beis olması zaten söz konusu olamaz ; ama ringe çıkan boksörler gibi birbirinizi yumruklarla nakavt etmeniz, sizin gibi akil insanları bu milletin nezdinde nasıl bir duruma sokabileceğini tahmin edemezsiniz…
Orası Türkiye Büyük millet Meclisidir efendiler..! Orada millettin dertleri, sorunları yumruklarla değil; karşılıklı fikirlerle, müspet münazarlarla çözülür…
Yumruklanan; bu milletin seçilmiş bir milletvekilidir. Arkasında bir seçmeni, seven bir kitlesi vardır… Bu kim olursa olsun, A Parti, B Parti hiç fark etmez… Atılan yumruk, demokrasiye, dolayısıyla millete atılmış bir yumruk dur …
Sizler, okumuş, tahsil’de belli seviyelere gelmiş seçkin insanlar’sınız…
Birbirinize karşı davranışlarınız vatandaşlara örnek olacak şekilde olması gerekmiyor mu.. Bu davranışlarınız, ülkeye zarardan başka bir şey getiremez. Bu tür hareketler şık olmadığı gibi,kaba kuvvetin , mantığa galebe çaldığı’na da en bariz bir örnektir…
Kulvar’lar farklı olsa da, amaç aynı değil mi? Önemli olan bu ülkenin bekası, güvenliği, refah ve mutluluk seviyesinin en istenen seviyeye taşınması değil midir. Bu konuda değişik görüşler sizce müspet kazanımlar olamaz mı..?
Herkesin illa, sizin gibi düşünmesi diye bir kural yoktur, olamaz da . Dünyada ne kadar insan varsa,bilin ki, o kadar da farklı türlerde fikirler, aykırı düşünceler vardır. Bizleri yaratan öyle yaratmış; buna itiraz edecek gücü kendimiz’de bulabilir miyiz..?
Hepimiz aynı gemide yol almıyor muyuz..? O gemiye dokunacak zarar herkes için geçerli değil mi…
Daha önceki yıllarda da bu tür elim vakalar yaşandı. Hala bunlardan neden ders alınmadığın’a şaşıyorum doğrusu…
Aklın yolu bir diyerek, bu minval üzre bir tesisin inşası bu kadar da zor olmasa gerek. Hani “Vatan denilince gerisi teferruat” dı Biran da olsa, milli çıkarlarımız için, kini, nefreti , düşmanlığı bir tarafa bırakıp, “Her şey vatan için” sloganını gür ve coşku içinde birlikte haykıramaz mıyız..!
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mustafa Kaplan
MECLİS Mİ? SAVAŞ MEYDANI MI?
Tavandan esen rüzgar; tabanda kasırgalar koparır...
Gazi Meclisin Çatısı altında vuku bulan yumruklu kavgayı yadırgamadım desem yanlış olur…
Ülkenin onca sorunları, milletin o kadar sıkıntıları varken; cümle’miz ekonomik buhran döngüsü içinde yaprak gibi savrulurken, vekillerimiz’in şu yaptıklarına bakın..!
Bu millet, siz kavga edesiniz diye mi o saygın mekana gönderdi…
Ayrı partilerde, ayrı saflarda, ayrı fikirler’de kendinizce çizmiş olduğunuz paradigma’larınız doğrultusunda hedefinize ulaşabilmek için bir çaba ve gayret içinde olabilirsiniz; bunda bir beis olması zaten söz konusu olamaz ; ama ringe çıkan boksörler gibi birbirinizi yumruklarla nakavt etmeniz, sizin gibi akil insanları bu milletin nezdinde nasıl bir duruma sokabileceğini tahmin edemezsiniz…
Orası Türkiye Büyük millet Meclisidir efendiler..! Orada millettin dertleri, sorunları yumruklarla değil; karşılıklı fikirlerle, müspet münazarlarla çözülür…
Yumruklanan; bu milletin seçilmiş bir milletvekilidir. Arkasında bir seçmeni, seven bir kitlesi vardır… Bu kim olursa olsun, A Parti, B Parti hiç fark etmez… Atılan yumruk, demokrasiye, dolayısıyla millete atılmış bir yumruk dur …
Sizler, okumuş, tahsil’de belli seviyelere gelmiş seçkin insanlar’sınız…
Birbirinize karşı davranışlarınız vatandaşlara örnek olacak şekilde olması gerekmiyor mu.. Bu davranışlarınız, ülkeye zarardan başka bir şey getiremez. Bu tür hareketler şık olmadığı gibi,kaba kuvvetin , mantığa galebe çaldığı’na da en bariz bir örnektir…
Kulvar’lar farklı olsa da, amaç aynı değil mi? Önemli olan bu ülkenin bekası, güvenliği, refah ve mutluluk seviyesinin en istenen seviyeye taşınması değil midir. Bu konuda değişik görüşler sizce müspet kazanımlar olamaz mı..?
Herkesin illa, sizin gibi düşünmesi diye bir kural yoktur, olamaz da . Dünyada ne kadar insan varsa,bilin ki, o kadar da farklı türlerde fikirler, aykırı düşünceler vardır. Bizleri yaratan öyle yaratmış; buna itiraz edecek gücü kendimiz’de bulabilir miyiz..?
Hepimiz aynı gemide yol almıyor muyuz..? O gemiye dokunacak zarar herkes için geçerli değil mi…
Daha önceki yıllarda da bu tür elim vakalar yaşandı. Hala bunlardan neden ders alınmadığın’a şaşıyorum doğrusu…
Aklın yolu bir diyerek, bu minval üzre bir tesisin inşası bu kadar da zor olmasa gerek. Hani “Vatan denilince gerisi teferruat” dı Biran da olsa, milli çıkarlarımız için, kini, nefreti , düşmanlığı bir tarafa bırakıp, “Her şey vatan için” sloganını gür ve coşku içinde birlikte haykıramaz mıyız..!