Tarih kitaplarında İngilizler Çanakkale yi geçemediler diye yazılıdır Peki İngilizler acaba havadan mı İstanbul’a geldiler ve işgal ettiler, onun için aşağıda arz edeceğim bilgileri lütfen dikkate alalım..
Her nasılsa 18 Kasım 1918 de İngilizler İstanbul’u işgal etti.
İngiliz ler 16 Mart 1920 de İstanbul’u bir kez daha işgal etti.
Büyük İslam uleması Said_i Nurs’i İngilizlere itaat edin fetvasına karşı, Padişahın esir alındığını bu fetvanın geçersiz olduğunu hutuvattı sitte eserini yayınlayarak İngilizlere karşı cihat yapılmasını yazdığı için İngilizler tarafından idama mahkum edilmiş ancak, ele geçmediği için bu karar infaz edilemedi.
İngilizler 23 Ağustos 1923 de tek kurşun atmadan İstanbul dan ayrıldı.
Türk ordusu 6 Ekim 1923 de İstanbul’a girdi
İngilizler ayrıldıktan sonra Mustafa Kamal bazı icraatlar’a başladı.
1924 yılında hilafet kaldırıldı. Daha sonraları şeriatın kanunları lağvedildi. Avrupa nın kanunları ve laiklik kabul edildi. Türkçülük esaslarına dayalı bir devlet kuruldu. Kürtçe yasaklandı. İstanbul hükumeti ve Osmanlı lağvedildi. Ankara Başkent yapıldı.
Harf devrimi yapılarak , tarihte emsali olmayan geçmişin bilgi ve kültürüne müthiş bir darbe vuruldu.
Gezici mahkemeler kuruldu, binlerce alim ve insan idam edildi. Tekkeler zaviyeler kapatıldı Bir çok cami satıldı . Ezan Türkçe olarak okundu.
Devrim kanunları gereğince şapka giymeyen bir çok insan keza idam edildi. Şehit merhum Atıf Hoca Osmanlı devrinde şapka ile bir kitap yazdığı halde , sen Şapkaya karşı çıktın diye muhakeme edilerek idam edildi.
Ayasofya cami iken, müzeye çevrildi
Genelevler, pavyonlar meyhaneler açıldı. İçki fabrikaları faaliyete geç ti. 1927 tarihinde Mustafa Kamala ait ilk Heykel Ankara Ulus meydanına dikildi. Bazıları tarafından ilah olarak kabul edildi.
Cumhuriyetin ilanından sonra kızlara mini etek giydirilerek resmi geçitler de teşhir edildi. Bu hususta daha çok şeyler yazılabilir bence bu kadar misal vermemiz yeterlidir.
İngilizler tek kurşun atmadan İstabul’u terk ederken, hiçbir şart koşmadan ayrılmışlardı öylemi.. İngilizler elleri boş olarak mı İstanbul’u terk etti. İngilizler aptal mıydı..
Suriye ile ilgili olarak Amerika ve Rusya nın söz verdikleri halde sözlerinde durmadıklarını sayın Reisi cumhur Recep Tayyip Erdoğan zaman zaman dile getiriyor.
Demek ki devletler arası antlaşmaların hepsi yazılı olmayabiliyor.
Bütün bu icraatlar yapılırken, LOZAN’la ilgili gizli bir madde olur mu hiç. Bu gibi söylemler bir kuruntudan ibaret olsa gerek.
Şark şivesiyle ma öyle değil ..
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Abdulkadir İKBAL
Lozan antlaşmasının gizli maddesi yoktur
Tarih kitaplarında İngilizler Çanakkale yi geçemediler diye yazılıdır Peki İngilizler acaba havadan mı İstanbul’a geldiler ve işgal ettiler, onun için aşağıda arz edeceğim bilgileri lütfen dikkate alalım..
Her nasılsa 18 Kasım 1918 de İngilizler İstanbul’u işgal etti.
İngiliz ler 16 Mart 1920 de İstanbul’u bir kez daha işgal etti.
Büyük İslam uleması Said_i Nurs’i İngilizlere itaat edin fetvasına karşı, Padişahın esir alındığını bu fetvanın geçersiz olduğunu hutuvattı sitte eserini yayınlayarak İngilizlere karşı cihat yapılmasını yazdığı için İngilizler tarafından idama mahkum edilmiş ancak, ele geçmediği için bu karar infaz edilemedi.
İngilizler 23 Ağustos 1923 de tek kurşun atmadan İstanbul dan ayrıldı.
Türk ordusu 6 Ekim 1923 de İstanbul’a girdi
İngilizler ayrıldıktan sonra Mustafa Kamal bazı icraatlar’a başladı.
1924 yılında hilafet kaldırıldı. Daha sonraları şeriatın kanunları lağvedildi. Avrupa nın kanunları ve laiklik kabul edildi. Türkçülük esaslarına dayalı bir devlet kuruldu. Kürtçe yasaklandı. İstanbul hükumeti ve Osmanlı lağvedildi. Ankara Başkent yapıldı.
Harf devrimi yapılarak , tarihte emsali olmayan geçmişin bilgi ve kültürüne müthiş bir darbe vuruldu.
Gezici mahkemeler kuruldu, binlerce alim ve insan idam edildi. Tekkeler zaviyeler kapatıldı Bir çok cami satıldı . Ezan Türkçe olarak okundu.
Devrim kanunları gereğince şapka giymeyen bir çok insan keza idam edildi. Şehit merhum Atıf Hoca Osmanlı devrinde şapka ile bir kitap yazdığı halde , sen Şapkaya karşı çıktın diye muhakeme edilerek idam edildi.
Ayasofya cami iken, müzeye çevrildi
Genelevler, pavyonlar meyhaneler açıldı. İçki fabrikaları faaliyete geç ti. 1927 tarihinde Mustafa Kamala ait ilk Heykel Ankara Ulus meydanına dikildi. Bazıları tarafından ilah olarak kabul edildi.
Cumhuriyetin ilanından sonra kızlara mini etek giydirilerek resmi geçitler de teşhir edildi. Bu hususta daha çok şeyler yazılabilir bence bu kadar misal vermemiz yeterlidir.
İngilizler tek kurşun atmadan İstabul’u terk ederken, hiçbir şart koşmadan ayrılmışlardı öylemi.. İngilizler elleri boş olarak mı İstanbul’u terk etti. İngilizler aptal mıydı..
Suriye ile ilgili olarak Amerika ve Rusya nın söz verdikleri halde sözlerinde durmadıklarını sayın Reisi cumhur Recep Tayyip Erdoğan zaman zaman dile getiriyor.
Demek ki devletler arası antlaşmaların hepsi yazılı olmayabiliyor.
Bütün bu icraatlar yapılırken, LOZAN’la ilgili gizli bir madde olur mu hiç. Bu gibi söylemler bir kuruntudan ibaret olsa gerek.
Şark şivesiyle ma öyle değil ..