İSLAM HOŞGÖRÜ DİNİ MİDİR
01 Ağustos 2023, Salı 09:53
İslam dini ve bu dine şamil olan hükümler, şüphesiz ki tüm yasa ve hükümler içinde en adil ve en güzel olanıdır. İslam, elbette insanlar üzerine bir hoşgörü tayin etmiştir lakin “İslam hoşgörü dinidir.” Diyerek her şeyi mübahmış gibi veya yapılan her şeyi hoşgörmek gerektiği gibi bir algı oluşturmak tamamen İslam’a aykırı bir harekettir. Evet İslam hoşgörülüdür lakin İslam, yanlışı hoşgörmez. İslam, haramı hoşgörmez. İslam, zulmü hoşgörmez. İslam,yasaklarının çiğnenmesini hoşgörmez. “İslam hoşgörü dinidir.” Demek yanlıştır, bühtandır. İslam külli bir şekilde hoşgörü dini değildir. Bu cümlenin etrafını toparlayıp detayını belirterek söylemek lazımdır. Bu husus bir tercih değil bir elzemdir. İslam, insanı aldatmayı, hırsızlığı höşgörmez. İslam, haram işleyenleri hoşgörmez. İslam, kendisi dışındaki yasalar ile hükmedilmesini hoşgörmez.
“İslam hoşgörü dinidir.” Diyerek işlenilen tüm günahlara veyahut tüm fasıklara saygı duymak son 30-40 yıldır çıkarılmış sapık bir görüştür. İslam kötülüğü hoşgörmediği gibi yanlışlara da hayat hakkı tanımaz. İslam bir yanlışa ya da bir harama saygı duymayı emretmediği gibi aksine elinizle düzeltin diyor. Efendimiz Hz. Muhammed Sav Hadis-i Şeriflerinde şöyle buyurmaktadırlar:
“Kim bir kötülük görürse, onu eliyle değiştirsin. Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin. Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse, kalbiyle düzeltme cihetine gitsin ki bu imanın en zayıf derecesidir.” (Müslim, Îmân 78. Ayrıca bk. Tirmizî, Fiten 11; Nesâî, Îmân 17)
Hadis-i Şeriften de anlaşılacağı gibi bir Müslüman müdahaleci olmalıdır. Müsamahalı değil. İslam, bir yaptırım dinidir. Her fiiliyatın cezası yani karşılığı bulunmaktadır. İmam Gazali bu konu hakkında şöyle demektedir: “ Bir Müslümanın elinde içki şişesini görürseniz elinden alıp kırın.”
Evet, görüldüğü üzere müsamaha değil, müdahale vardır. İslam fıkhı, haram işleyen birine muhabbet (sevgi) beslemeyi dâhi haram olarak kabul etmektedir.
“Allahü teâlâya isyan edene Fasık, kötü kimse denir. Başkalarının isyan etmesine, fıskın yayılmasına sebep olana Facir denir. Haram işlediği bilinen fasık sevilmez. Bidati, yani bozuk inanışları yayanları ve dini öğrenmeye mâni olanları sevmek, günahtır.
Hadîs-i şerifte;
‘Fasıkın fıskına mâni olmaya kudret varken, kimse mâni olmazsa, Allahü teâlâ, bunların hepsine, dünyada ve ahirette azap yapar.’ Buyurulmaktadır. ”
( Osman Ünlü, Türkiye Gazetesi, Fasıkları ve Facirleri Sevmek, 2019 )
Hoşgörü adı altında insanlara günah işlemede özgürlük vermek gibi bir durum söz konusu değildir. Evet, İslam’da cebir yani zorlama yoktur lakin bu durum iman içindir. İmanda zorlama yoktur. Kehf suresi ayet 29’da “Artık dileyen iman etsin dileyen inkar etsin.” Buyrulmaktadır. Görüldüğü üzere iman konusunda herkes özgürdür lakin İslam dinine tabi olan insanlar, İslam’a göre yaşamak zorundadır. İşte bu hususta cebir vardır. Bir Müslüman bir gayrimüslim gibi yaşayamaz.
Nasıl ki bir Müslümanın haram olan şeyleri yapması günahsa, bu haramları işleyen insanlara ya da bu haramaları teşvik eden insanlara veyahut bu haramları özgürleştirmeye çalışan insanlara saygı ve sevgi beslemesi de haramdır.
Müslüman, bu tür insanlara sevgi ve saygı beslemediği gibi aksine onlara karşı mücadeleci ve müdahaleci olmalıdır zira İslam tarafgillidir. Müslüman, hakkın ve Cenab-ı Allah’ın tarafındadır.
Vesselam…
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.
Facebook Yorum