Cevabını Hasan Dedenin bir şiirindeki dört Mısra’yla cevaplayalım:
"Kuldur Hasan Dedem kuldur
Manayı söyleyen dildir
Elif Hakka doğru yoldur
Cim ararsan Dal bizdedir"
"A" ilmî ledündür, yani Allah'ın dilediği kuluna ifşa ettiği gizli ilmidir. "B" Besmeledir ki; muhteviyatın da Allah'ın Rahman ve Rahim gibi ism-i şeriflerini barındırmıştır. Bu İsimler sayesinde tüm mahlûkat yaşamını sorunsuz devam ettirir. Bu iki isim doğanın temel yasalarıdır aynı zamanda... Geleceğe ve geçmişe her mekâna, nüfuz eder.
"B" harfi yatay Elif harfidir. Ev, mekân, yeryüzünü ifade eder; başka deyişle gönlü temsil eder. Altındaki nokta insandır. İnsanın yükselişi tevazu iledir. O halde insanı insan yapan bu kavram, bahse konu noktanın ta kendisidir. Acz ve fakrı da temsil eder. Kibri, büyüklenmeyi izale eder; her hâlükârda acziyetti, güç ve selamete barınak yapar.
İlâhî sırlar peygamberlere inen kitaplardadır, peygamberlere inen kitapların sırrı Kur’an’dadır, Kur’an’ın sırrı Fatiha Süresinde, Fatiha’nın sırrı besmelede, besmelenin sırrı "B" harfinde, "B"nin sırrı ise altındaki noktadadır.” Hz. Ali (r.a)
Nokta yuvarlak ve küçüktür; Bir atom da öyle... Noktanın yuvarlak oluşu her yanı gören bir istida da sahip olduğunu gösterir. Tıpkı B’nin gönül; Nokta’nın, ona göz olması gibi...
Evren için yazılan İlahi Kitabın mimarisine katkı sunmak açısından; baş harf olarak görev almak isteyen harflerin aksine bir köşede susmayı tercih eden" B "harfinin bu tevazu ile alakalı duruşu; Allah tarafından baş harf olma statüsünü elde etmeye sebep olur.
Gökyüzünde dünyaya bakın! Göre bileceğiniz koca dağlar, ovalar, yollar ve denizler olacaktır; peki herhangi bir insanı görme şansınız var mı; yoktur elbette... Neden? Çünkü cismi küçük te ondan... Küçük olmasına rağmen kendisine verilen akıl sayesinde, o koca dağlarda tüneller açıyor, uçsuz bucaksız denizleri gemilerle aşıyor yahut gökyüzünde uçmak gibi bir kabiliyeti söz konusu yapabiliyorsa, burada noktanın önemini anlamamızın önünde bir engelin kalmadığını rahatlıkla söyleyebilirim sanırım. Küçük, gücün, kudretin Azamet’in ta kendisidir.
Hücre canlının en küçük parçasıdır, organizmayı meydana getirir. Tersten söyleyecek olursak:
Organizma-Sistem-Organ-Doku-Hücre.
İşte B harfinin altındaki noktanın sırrı.
"B" Besmelenin ilk harfidir. Yaratan; Yaratılanı, kâinatın yaratılış sistemi olan" Rahman ve Rahim" isimlerine göre buyrukları doğrultusunda vuku bulacak fiiliyatla muvazzaf kılar. Bismillah denilince, otomatikman o sisteme dâhil olmak, o sistemin konseptlerine göre bir davranışı tezahür ettirir.
Daha anlaşılır bir dille; yani Besmele bizzat yaşanır, Pratiktir; Teorik değildir... Her açıdan hayati platformda istenilen seviyede seyir gerektiren bir olgudur.
Sondan başa dönülse her harf Elif tır zaten... Elif olmak için eğilip bükülerek bir meşakkat sürecinden geçmek gerekir. Yani, Kulun; her her çileye katlanarak, sabırla, tevekkülle Yüce yaratanın buyruklarını eksiksiz yerine getirdikten sonra; Hak yolunda menziline vasıl olmak gibi bir kazanım elde etmesidir...
"Eğri'lip, bükü'lüp on'madan olmaz
Mey-î muhabbetten kanmadan olmaz
Ham iken pişmeden, yanmadan olmaz
Ateşten ateşe büryan ederler" Aynen böyle... Not: Yukarıda sorduğu sorularla, bana esin kaynağı sağlayan değerli hocam Ömer Faruk Çetintaş’a burada teşekkürlerimi sunuyorum...
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mustafa Kaplan
Elif, B, Nun 'Nun Esrarı
Dersin ki; ben Hoca’yım,
Bil bakalım dört kitabın manası nedir?
Dersin ki; ben Hoca’yım,
Bil bakalım İhlas nedir?
Dersin ki; ben Hoca’yım,
Bil bakalım sır nedir?
Dersin ki; ben Hoca’yım,
Bil bakalım be nedir?
Dersin ki; ben Hoca’yım,
Bil bakalım nokta nedir?
Cevabını Hasan Dedenin bir şiirindeki dört Mısra’yla cevaplayalım:
"Kuldur Hasan Dedem kuldur
Manayı söyleyen dildir
Elif Hakka doğru yoldur
Cim ararsan Dal bizdedir"
"A" ilmî ledündür, yani Allah'ın dilediği kuluna ifşa ettiği gizli ilmidir. "B" Besmeledir ki; muhteviyatın da Allah'ın Rahman ve Rahim gibi ism-i şeriflerini barındırmıştır. Bu İsimler sayesinde tüm mahlûkat yaşamını sorunsuz devam ettirir. Bu iki isim doğanın temel yasalarıdır aynı zamanda... Geleceğe ve geçmişe her mekâna, nüfuz eder.
"B" harfi yatay Elif harfidir. Ev, mekân, yeryüzünü ifade eder; başka deyişle gönlü temsil eder. Altındaki nokta insandır. İnsanın yükselişi tevazu iledir. O halde insanı insan yapan bu kavram, bahse konu noktanın ta kendisidir. Acz ve fakrı da temsil eder. Kibri, büyüklenmeyi izale eder; her hâlükârda acziyetti, güç ve selamete barınak yapar.
İlâhî sırlar peygamberlere inen kitaplardadır, peygamberlere inen kitapların sırrı Kur’an’dadır, Kur’an’ın sırrı Fatiha Süresinde, Fatiha’nın sırrı besmelede, besmelenin sırrı "B" harfinde, "B"nin sırrı ise altındaki noktadadır.” Hz. Ali (r.a)
Nokta yuvarlak ve küçüktür; Bir atom da öyle... Noktanın yuvarlak oluşu her yanı gören bir istida da sahip olduğunu gösterir. Tıpkı B’nin gönül; Nokta’nın, ona göz olması gibi...
Evren için yazılan İlahi Kitabın mimarisine katkı sunmak açısından; baş harf olarak görev almak isteyen harflerin aksine bir köşede susmayı tercih eden" B "harfinin bu tevazu ile alakalı duruşu; Allah tarafından baş harf olma statüsünü elde etmeye sebep olur.
Gökyüzünde dünyaya bakın! Göre bileceğiniz koca dağlar, ovalar, yollar ve denizler olacaktır; peki herhangi bir insanı görme şansınız var mı; yoktur elbette... Neden? Çünkü cismi küçük te ondan... Küçük olmasına rağmen kendisine verilen akıl sayesinde, o koca dağlarda tüneller açıyor, uçsuz bucaksız denizleri gemilerle aşıyor yahut gökyüzünde uçmak gibi bir kabiliyeti söz konusu yapabiliyorsa, burada noktanın önemini anlamamızın önünde bir engelin kalmadığını rahatlıkla söyleyebilirim sanırım. Küçük, gücün, kudretin Azamet’in ta kendisidir.
Hücre canlının en küçük parçasıdır, organizmayı meydana getirir. Tersten söyleyecek olursak:
Organizma-Sistem-Organ-Doku-Hücre.
İşte B harfinin altındaki noktanın sırrı.
"B" Besmelenin ilk harfidir. Yaratan; Yaratılanı, kâinatın yaratılış sistemi olan" Rahman ve Rahim" isimlerine göre buyrukları doğrultusunda vuku bulacak fiiliyatla muvazzaf kılar. Bismillah denilince, otomatikman o sisteme dâhil olmak, o sistemin konseptlerine göre bir davranışı tezahür ettirir.
Daha anlaşılır bir dille; yani Besmele bizzat yaşanır, Pratiktir; Teorik değildir... Her açıdan hayati platformda istenilen seviyede seyir gerektiren bir olgudur.
Sondan başa dönülse her harf Elif tır zaten... Elif olmak için eğilip bükülerek bir meşakkat sürecinden geçmek gerekir. Yani, Kulun; her her çileye katlanarak, sabırla, tevekkülle Yüce yaratanın buyruklarını eksiksiz yerine getirdikten sonra; Hak yolunda menziline vasıl olmak gibi bir kazanım elde etmesidir...
"Eğri'lip, bükü'lüp on'madan olmaz
Mey-î muhabbetten kanmadan olmaz
Ham iken pişmeden, yanmadan olmaz
Ateşten ateşe büryan ederler" Aynen böyle... Not: Yukarıda sorduğu sorularla, bana esin kaynağı sağlayan değerli hocam Ömer Faruk Çetintaş’a burada teşekkürlerimi sunuyorum...