Selam dostlar…
Bir hışımla gelip geçti beyler, adı Kiziroğlu değil yine de peh…peh !
Gelip geçerken ne ceylanlar vurdu Urfa dağlarında yine de peh…peh!
Arife tarif halindeyiz anlamayan davul, anlayana peşrev de babam de…
Açarsam ağzımı bayramlık haliniz kalmaz, dünya satılıyor ki efendiler!
Bizde 3600 oy satıyoruz… Kızardınız mı?
Efendiler… Ağalar… Başkanlar… Reisler… Baylar… Sayınlar… Akil adamları!
Vicdana unvan olmaz! Ama yine de biz sıraladık vicdanı yüceltme adına!
Büyük şehir olur olmaz memleketim, bedel istediler büyük şehir olacaksınız diye!
Önceleri adı YSE, Sonra köy hizmetleri olan ve il özel idaresine dönüşen teşkilat…
Hatırladınız mı …. ??? Yaaaaaaaa!
Doksan ikide şişirilen teşkilat, yiyen yedi oğğğğ afiyet olsun … Her kes hesap verecek!
Ne ise… Kanun gereği! Takriben 800 çalışanı dağıttılar çobansız koyun gibi!
İşçi kepçeyi beşparmak dağlarına çıkaracak kadar bilmişken…
Usta motor icat ederken….
Sondaj sondurlar… Urfa’nın yer altı sularını karış karışlarken…
Asfalt ustaları zift derecelerini saatsiz kaynatırken….
Motopomp ustaları Montaj D montaj, saatlere sığdırırken…
Şefler Takriben dört bine yaklaşan köyleri haritasız gezerken…
Yol su elektrik… Deyip dağları ovaları delerken…
Sınıf etnik kimlik ayırmadan illa hizmet diyen idarecileri…
Yok saydılar… Dağıttılar yıktılar evlerini başlarına…
Bir anda emek hiç sayıldı, kimi çaycı oldu… Kimi hizmetli!
Kimi havuzda boğuldu yoklara karıştı gitti
Kimi gittiği iş yerinde öteki oldu, istenmeyen adam oldu!
Kimi sendikasız kaldı, ne verirlerse mantığıyla…
Kimi avrat boşadı… Kiminin oğlu üniversitelerde dondu kaldı!
Kimi terki diyar eti… Başka şehirlere başka umutlara!
Kimi Hz. Eyüp sabrı ile emekliğini bekliyor, idarecinin küstahlığında!
Kimi ne gecesi var ne gündüz… Mutlu değiller!
Biz hepsini tanıyoruz!
Üstelik yakışıklı bakanımıza rağmen bunu yaptılar!
Şimdi bu kardeşlerimizin madem emek bu kadar ucuz harcanıyor diyorlar…
Bizde takriben ‘’3600 oyumuz var’’ satıyoruz…
Biz demiyoruz onlar diyorlar… Alan alır satan satar!
İşte sorun böyle başlıyor terörü de yalnızlık ta öteki de
Giden ağam bilmezleri başına topladı…ama gitti…biz o zamanda dedik!
Tırşık isot yalaka ile bu şehir yönetilmez, hizmete erbap getirmek…
Yönetici şiarındadır…
Çık… Bu koltuk yumuşak derseniz, o koltuk milletindir emanettir… haaaaa!
Bu bizden, bu değil derseniz halk ne der!
Ha de bakalım yallah bismillah rast gele
Bekliyor sizi yollar! Köprüler birde mutlu insanlar!
Umut etmek inanmak başarını yarısıdır… Bura Urfa ha kardaş
Demokrasinin , sabrın, hoş görünün direnmenin baş kentidir
Biz dedik tırşıkten uzak isoda yakın ister gül atarsınız ister diken saplarsınız…
Gülde bizim dikende
