Sinop Nükleer Santrali Rusya’nın İleriki Hedefine Dikkat?

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Doğan Bekin, Sinop'ta kurulması planlanan nükleer santralin olumsuz yönlerinin iyice incelenmesi gerektiğini belirtti.

Bekin, Rusya ile geçmişte yaşanan inişli çıkışlı politikaların göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, "Türkiye’nin güvenliği açısından son derece stratejik öneme sahip olan Sinop’ta böyle bir enerji santralinin kurulmasının ülkemizi yeni sıkıntılara sokabileceğini" söyledi.

Tarihe atıfta bulunarak, "Ruslar, 30 Kasım 1853 tarihinde Sinop limanına baskın düzenleyerek 12 gemiden oluşan Osmanlı filosunu tamamen ortadan kaldırmıştı. Bu baskın sırasında 2.700 personel şehit olmuştu. Yakın geçmişte ise Kırım’ın 18 Mart 2014’te Rusya tarafından ilhak edilmesi ve 24 Şubat 2022’de Ukrayna ile savaşın patlak vermesi, Türkiye’nin Güney’inde stratejik bir noktada yer alan Mersin Nükleer Enerji Santrali ve Türkiye’nin kuzeyinde önemli bir alanda yer alan Sinop İnceburun Nükleer Enerji Santrali’nin yapımının güvenlik politikalarımızı ciddi boyutlarda etkilemesi kuvvetle muhtemeldir" dedi.

Bekin, değişen dünya düzeninde tarihin tekerrür ettiğini belirterek, "Sinop’ta kurulması planlanan Nükleer Enerji Santrali üzerinde ciddi olarak düşünülmesi gerektiğini" ifade etti. "Bu düşünme süreci, etrafımızda cereyan eden vahim olayları göz ardı etmeden ve iyice özümsemeyi gerektirir" dedi.

Bekin, geçmişte Çernobil ve Japonya’daki Fukuşima felaketinden büyük dersler çıkaran gelişmiş ülkelerin, nükleer enerji teknolojisine yönelik risk faktörlerini dikkate alarak ihtiyatlı bir yaklaşım sergilediğini belirtti. Hükümetin ekonomik kaygılar nedeniyle “Yap-İşlet ve Devret” yöntemiyle nükleer santrallere bel bağlamasının ve Türkiye’nin kuzey ve güney aksını oluşturan noktalarda risk alma yoluna gitmesinin son derece kaygı verici olduğunu vurguladı.

Suriye, Libya, Kırım ve Ukrayna’da yayılmacı bir eğilim peşinde olan ve eski Sovyetler Birliği’nin külleri üzerinden yeniden güçlü Rusya’yı canlandırmaya çalışan Putin yönetiminin, Mersin Akkuyu’dan sonra Sinop’ta da söz sahibi olmasının ciddi bir mesele olduğunu belirterek TBMM'deki basın açıklamasını bitirdi.