Siverek'te meydana gelen ve tüm Türkiye'nin konuştuğu 6 kişinin ölümü ile sonuçlanan olayın ardından eski vekil Zülfikar İzol'un avukatı basın açıklaması düzenleyerek iddialar hakkında 'senaryo' ifadesini kullandı.
Haber Giriş Tarihi: 21.06.2019 18:58
Haber Güncellenme Tarihi: 01.01.1970 02:00
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.sanliurfaolay.com/
Türkiye, Siverek'te yaşanan ve 6 kişinin ölümü ile sonuçlanan olayı konuşuyor. Tüm gözlerin çevrildiği Şanlıurfa'da eski vekil Zülfikar İzol'un avukatlarından Murat Kurnaz, basın açıklaması düzenleyerek bir takım iddialarda bulundu. Türkiye gündeminde yer alan anlatımların bir senaryo olduğunu belirten avukat Kurnaz, yaşananların kendileri tarafından da dinlenmesi gerektiğini söyledi.
Avukat Kurnaz, "Öncelikle olayın gerçeğini araştırmak ve takip etmek için görevlerini yapmaya çalışan bütün basın mensubu kardeşlerime ve burada bizim güvenliğimizi sağlamaya çalışan kıymetli emniyet mensuplarına teşekkürlerimi arz etmek isterim. Biliyorsunuz 15 Haziran 2019 günü çok üzücü bir hadise meydana geldi Siverek ilçemizde. 4 kişinin vefat etmesi ve yaklaşık 5’i ağır olmak üzere 10 kişinin yaralanması çok kötü bir hadise. Bu hadise diğer bütün hadiselerde olduğu gibi gerçekler mi bize lazım yoksa umduğumuz dramatize edilmiş bir senaryo mu bize lazım? Bu konuda hepimizin dürüst bir tercih yapması lazım. Bu nedenle de İzol ailesinin ve sayın milletvekilimiz Zülfikar İzol’u temsilen basına bir brifing vermeyi, bir bilgi notu sunmayı doğru bulduk. Söz konusu olay ulusal basında arazi ihtilafından kaynaklı olarak ve aynı aşirete mensup iki ailenin çatışması olarak yansımıştır. Olayın tatbik edildiği ve yargıya yansıdığı bu süreç içerisinde Eski Refah Partisi, Fazilet Partisi ve yine iki dönem AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Sayın Zülfikar İzol ve kardeşleriyle alakalı maddi gerekçelerle, akılla, izanla izah edilemeyecek, korkunç spekülatif, korkunç bilgiler, korkunç yalanlar, sosyal medyada ve basına, basın mensuplarına yapılan röportajlarda ileri sürülmeye başlamış. Bununla da yetinilmemiş, konuya siyasi bir kılıf giydirilmek suretiyle mesele ile uzaktan yakından alakası olmayan ve olayın tarihinde İstanbul’da seçim çalışmalarında olan sayın Zülfikar İzol’un ismi tartışmalara dahil edilmeye çalışılmıştır. Keza yasadışı örgüte müzahir çevrelerin anlaşılmaz bir şekilde bu iftira kampanyalarına dahil olduklarını şahsen ben şaşkınlıkla izledim. Bugüne kadar yargı organlarımıza, devletimize olan güven ve saygılarından dolayı tabi aile bireyleri böyle bir pozisyonda sessiz kalmayı tercih etmişlerse de gelinen noktada her vesileyle insanların acılarını sosyal bir ranta dönüştürmek isteyen dumanlı havada ucuz ve iğrenç menfaatler peşinde koşan çevrelerin yaptığı bu dezenformasyonun önüne geçmek, kamuoyunda oluşturulmak istenen yalan yanlış algıyı gidermek için kıymetli basın mensuplarıyla bir araya gelip birkaç konuda bilgilendirme yapmak zaruri olmuştur.
Öncelikle olayla ilgili Siverek’te gerçekte neler oluyor, sorusunun cevabıyla ilgili bugün hepinize çarpıcı olacağını umduğum açıklamalar yapacağım. Hakkı İzol ve kardeşleri benim müvekkilimin akrabalarıdır, aynı aşiretlerdenler. Bu kişiler 2003 yılında babalarının ikinci eşinden olan, çünkü babaları dul ve yetim çocukları olan dul bir hanımla ikinci bir evlilik yapıyor, bu ikinci evliliğinden olma öz kardeşleri Eczacı Mehmet Ali İzol, babaları henüz yaşarken mirasa ortak olur düşüncesiyle öldürüyorlar. Burada sizlere küçük bir not iletmek istiyorum. Bu öldürme hadisesi müphem, üstü kapalı ya da gizemli değil.
Bu öldürme hadisesi üstü kapalıydı, gizemli değildi.Sizi temin ederim bu sabah2003 yılındaki hadiseyi yaşayan görgü tanığı ile görüştüm. Net olarak o dul kadının önceki kocasından görüştüğüm kişi.Gözlerinin önünde kurşunlayıp, öldürdüğünü söyledi. Gizemli bir şey yok. Daha sonra da böyle bir suçun cezası da var.En iyi koşullarda müebbet hapis. Daha sonraki aşamada bu kişiler kanun kaçağı olarak yaşadı ve bu kanun kaçağı oldukları dönem 2013, 2003 ve 2019 Haziran arası. Yani 16 yıl kaçak yaşadılar ve birçok çocuk yaptılar. Müvekkillerimle yargıya yansımış hiçbir arazi ihtilafı da yok. Olay arazi ihtilafından kaynaklı bir mesele değil. Vefat eden aile bugünde kadar bin 500'e yakın arazi biçiyor. Öyle bir sosyal sıkıntı da yok. Yıllar önce müvekkilim Cihan İzol'a, evlat acısıyla yanan ve eczacı Mehmet Ali'nin babası olan Seyithan'a bir kısım tarlaları satmayı tekli etti. Cihan Bey bunu çok sıcak karşılamadı. En sonunda sen almazsan götürür düşmanına satarım, canın sıkılır diyince mecburen para ayarlayıp Cihan Bey alıyor. 15 Haziran görüntülerini bir de benim gözümden görün. Öncelikle değerli bir genç kızım çeşitli basın organlarına açıklama yapıyor. Diyor ki, yatağımdan fırladım, silah seslerim duydu. Müvekkiller daha köy yolundayken çekim başlıyor. Yol kenarında taş, sopa ve ateşli silahlarla pusuya yatmış bir kaç kişinin olduğunu analiz ettik. Hemen peşinden arabalar daha durmadan taş sesleri geliyor. Daha sonra araçtan insanlar iniyorlar, hala bir süre silah sesi yok ve sonra silahlar patlıyor. Bir süre sonra da, 'Keleşi de getirin' diye, bir ses duyuluyor. İbrahim isimli çocuğun elinde kalaşnikofu ben görüntü karesinde yakaladım. Yani katliama gelen adamlar var, karşısında kocaları bile başında olmayan zavallı hanımlar var, öyle bir korkunç, iğrenç senaryoyu kınıyorum. Eğer bu iğrenç senaryo işe yarayacaksa bunu kullanmak isteyenleri Allah'a havale ederim. Durum tamamen bir pusudan ibaret. İnsanlar suç işlemeye gelirken bir hazırlık yapmaz mı? Urfa, Siverek gibi bir yerde sizce çok mu zor silah bulmak? Ben olaya dahil olduğumda devlet hastanesinde gözaltına alınan müvekkillerimden 6-7 gün görüşemiyorum. Olayı aydınlatmak için görüşmek istedim, yargı mensupları izin vermedi. Müvekkillerimin 3'ü ile yaptığım görüşmede ise korkunç mermi giriş-çıkışlarının olduğunu gördüm. Bunlardan biri de kalaşnikof mermisiydi. Vücutlarında yakın mesafeden saçma izleri vardı. Bunu duyurmak öncelikle avukat değil, insan olarak benim borcum. Olay yerinden kaçan bir 63 RSD 865 plakalı Opel Astra var. 2 gencimizin hayatını yok etti. Biz bu ailelerimize de başsağlığı diliyoruz. Opel Astra da sanki benim müvekkillerimin yönetimindeymiş gibi iğrenç iftira kampanyaları da başladı. Ama neyse ki müvekkillerimin maddi delillerden dolayı havada kaldı. Şunu da belirtmek istiyorum; olaydan haberdar olmayan aile üyelerinin olayın içine çekilmesi korkunç bir ahlak yoksunluğudur. Müvekkillerimin mesajını da sizlerle paylaşmak istiyorum. 'Ellerinde kaleşnikof ve pompalılarla pusu kuran, kardeş katili ve mal, mülk için cana kıyacak kadar gözü dönmüş kişilerin saldırıya uğramış, masum insanlar olarak gösterilme çabasını yürütülen yalan ve iftira kampanyalarını üzüntü ile kınıyoruz' mesajını özellikle iletmek istediler. Yine konuya dahil etmeye çalışan bir kısım siyasi gruplarının da dürüstlükle hareket etmelerini istiyorum" dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
İzol'un avukatına göre 'Senaryo'
Siverek'te meydana gelen ve tüm Türkiye'nin konuştuğu 6 kişinin ölümü ile sonuçlanan olayın ardından eski vekil Zülfikar İzol'un avukatı basın açıklaması düzenleyerek iddialar hakkında 'senaryo' ifadesini kullandı.
Türkiye, Siverek'te yaşanan ve 6 kişinin ölümü ile sonuçlanan olayı konuşuyor. Tüm gözlerin çevrildiği Şanlıurfa'da eski vekil Zülfikar İzol'un avukatlarından Murat Kurnaz, basın açıklaması düzenleyerek bir takım iddialarda bulundu. Türkiye gündeminde yer alan anlatımların bir senaryo olduğunu belirten avukat Kurnaz, yaşananların kendileri tarafından da dinlenmesi gerektiğini söyledi.
Avukat Kurnaz, "Öncelikle olayın gerçeğini araştırmak ve takip etmek için görevlerini yapmaya çalışan bütün basın mensubu kardeşlerime ve burada bizim güvenliğimizi sağlamaya çalışan kıymetli emniyet mensuplarına teşekkürlerimi arz etmek isterim. Biliyorsunuz 15 Haziran 2019 günü çok üzücü bir hadise meydana geldi Siverek ilçemizde. 4 kişinin vefat etmesi ve yaklaşık 5’i ağır olmak üzere 10 kişinin yaralanması çok kötü bir hadise. Bu hadise diğer bütün hadiselerde olduğu gibi gerçekler mi bize lazım yoksa umduğumuz dramatize edilmiş bir senaryo mu bize lazım? Bu konuda hepimizin dürüst bir tercih yapması lazım. Bu nedenle de İzol ailesinin ve sayın milletvekilimiz Zülfikar İzol’u temsilen basına bir brifing vermeyi, bir bilgi notu sunmayı doğru bulduk. Söz konusu olay ulusal basında arazi ihtilafından kaynaklı olarak ve aynı aşirete mensup iki ailenin çatışması olarak yansımıştır. Olayın tatbik edildiği ve yargıya yansıdığı bu süreç içerisinde Eski Refah Partisi, Fazilet Partisi ve yine iki dönem AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Sayın Zülfikar İzol ve kardeşleriyle alakalı maddi gerekçelerle, akılla, izanla izah edilemeyecek, korkunç spekülatif, korkunç bilgiler, korkunç yalanlar, sosyal medyada ve basına, basın mensuplarına yapılan röportajlarda ileri sürülmeye başlamış. Bununla da yetinilmemiş, konuya siyasi bir kılıf giydirilmek suretiyle mesele ile uzaktan yakından alakası olmayan ve olayın tarihinde İstanbul’da seçim çalışmalarında olan sayın Zülfikar İzol’un ismi tartışmalara dahil edilmeye çalışılmıştır. Keza yasadışı örgüte müzahir çevrelerin anlaşılmaz bir şekilde bu iftira kampanyalarına dahil olduklarını şahsen ben şaşkınlıkla izledim. Bugüne kadar yargı organlarımıza, devletimize olan güven ve saygılarından dolayı tabi aile bireyleri böyle bir pozisyonda sessiz kalmayı tercih etmişlerse de gelinen noktada her vesileyle insanların acılarını sosyal bir ranta dönüştürmek isteyen dumanlı havada ucuz ve iğrenç menfaatler peşinde koşan çevrelerin yaptığı bu dezenformasyonun önüne geçmek, kamuoyunda oluşturulmak istenen yalan yanlış algıyı gidermek için kıymetli basın mensuplarıyla bir araya gelip birkaç konuda bilgilendirme yapmak zaruri olmuştur.
Öncelikle olayla ilgili Siverek’te gerçekte neler oluyor, sorusunun cevabıyla ilgili bugün hepinize çarpıcı olacağını umduğum açıklamalar yapacağım. Hakkı İzol ve kardeşleri benim müvekkilimin akrabalarıdır, aynı aşiretlerdenler. Bu kişiler 2003 yılında babalarının ikinci eşinden olan, çünkü babaları dul ve yetim çocukları olan dul bir hanımla ikinci bir evlilik yapıyor, bu ikinci evliliğinden olma öz kardeşleri Eczacı Mehmet Ali İzol, babaları henüz yaşarken mirasa ortak olur düşüncesiyle öldürüyorlar. Burada sizlere küçük bir not iletmek istiyorum. Bu öldürme hadisesi müphem, üstü kapalı ya da gizemli değil.
Bu öldürme hadisesi üstü kapalıydı, gizemli değildi.Sizi temin ederim bu sabah2003 yılındaki hadiseyi yaşayan görgü tanığı ile görüştüm. Net olarak o dul kadının önceki kocasından görüştüğüm kişi.Gözlerinin önünde kurşunlayıp, öldürdüğünü söyledi. Gizemli bir şey yok. Daha sonra da böyle bir suçun cezası da var.En iyi koşullarda müebbet hapis. Daha sonraki aşamada bu kişiler kanun kaçağı olarak yaşadı ve bu kanun kaçağı oldukları dönem 2013, 2003 ve 2019 Haziran arası. Yani 16 yıl kaçak yaşadılar ve birçok çocuk yaptılar. Müvekkillerimle yargıya yansımış hiçbir arazi ihtilafı da yok. Olay arazi ihtilafından kaynaklı bir mesele değil. Vefat eden aile bugünde kadar bin 500'e yakın arazi biçiyor. Öyle bir sosyal sıkıntı da yok. Yıllar önce müvekkilim Cihan İzol'a, evlat acısıyla yanan ve eczacı Mehmet Ali'nin babası olan Seyithan'a bir kısım tarlaları satmayı tekli etti. Cihan Bey bunu çok sıcak karşılamadı. En sonunda sen almazsan götürür düşmanına satarım, canın sıkılır diyince mecburen para ayarlayıp Cihan Bey alıyor. 15 Haziran görüntülerini bir de benim gözümden görün. Öncelikle değerli bir genç kızım çeşitli basın organlarına açıklama yapıyor. Diyor ki, yatağımdan fırladım, silah seslerim duydu. Müvekkiller daha köy yolundayken çekim başlıyor. Yol kenarında taş, sopa ve ateşli silahlarla pusuya yatmış bir kaç kişinin olduğunu analiz ettik. Hemen peşinden arabalar daha durmadan taş sesleri geliyor. Daha sonra araçtan insanlar iniyorlar, hala bir süre silah sesi yok ve sonra silahlar patlıyor. Bir süre sonra da, 'Keleşi de getirin' diye, bir ses duyuluyor. İbrahim isimli çocuğun elinde kalaşnikofu ben görüntü karesinde yakaladım. Yani katliama gelen adamlar var, karşısında kocaları bile başında olmayan zavallı hanımlar var, öyle bir korkunç, iğrenç senaryoyu kınıyorum. Eğer bu iğrenç senaryo işe yarayacaksa bunu kullanmak isteyenleri Allah'a havale ederim. Durum tamamen bir pusudan ibaret. İnsanlar suç işlemeye gelirken bir hazırlık yapmaz mı? Urfa, Siverek gibi bir yerde sizce çok mu zor silah bulmak? Ben olaya dahil olduğumda devlet hastanesinde gözaltına alınan müvekkillerimden 6-7 gün görüşemiyorum. Olayı aydınlatmak için görüşmek istedim, yargı mensupları izin vermedi. Müvekkillerimin 3'ü ile yaptığım görüşmede ise korkunç mermi giriş-çıkışlarının olduğunu gördüm. Bunlardan biri de kalaşnikof mermisiydi. Vücutlarında yakın mesafeden saçma izleri vardı. Bunu duyurmak öncelikle avukat değil, insan olarak benim borcum. Olay yerinden kaçan bir 63 RSD 865 plakalı Opel Astra var. 2 gencimizin hayatını yok etti. Biz bu ailelerimize de başsağlığı diliyoruz. Opel Astra da sanki benim müvekkillerimin yönetimindeymiş gibi iğrenç iftira kampanyaları da başladı. Ama neyse ki müvekkillerimin maddi delillerden dolayı havada kaldı. Şunu da belirtmek istiyorum; olaydan haberdar olmayan aile üyelerinin olayın içine çekilmesi korkunç bir ahlak yoksunluğudur. Müvekkillerimin mesajını da sizlerle paylaşmak istiyorum. 'Ellerinde kaleşnikof ve pompalılarla pusu kuran, kardeş katili ve mal, mülk için cana kıyacak kadar gözü dönmüş kişilerin saldırıya uğramış, masum insanlar olarak gösterilme çabasını yürütülen yalan ve iftira kampanyalarını üzüntü ile kınıyoruz' mesajını özellikle iletmek istediler. Yine konuya dahil etmeye çalışan bir kısım siyasi gruplarının da dürüstlükle hareket etmelerini istiyorum" dedi.
En Çok Okunan Haberler