* Şanlıurfalı fıstık üreticileri, kış ve bahar aylarının kurak geçmesinden dolayı ağaçlarının kuruduğunu belirterek kendilerine barajdan su verilmesini istiyor.
Haber Giriş Tarihi: 16.04.2018 11:13
Haber Güncellenme Tarihi: 01.01.1970 02:00
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.sanliurfaolay.com/
Haber: Hasan Ray
Şanlıurfa’da fıstık üreticileri isyan etmeye başladı. Adı ‘Antep fıstığı’ olarak bilinen Şanlıurfa fıstığının, Türkiye’de yetiştirilen fıstığın yaklaşık % 41’i Şanlıurfa’da yetiştiriliyor.Kış ve bahar aylarının kurak geçmesinden dolayı toprakta nem oranının oldukça düştüğü Urfa’da, fıstık için kırmızı alarm şimdiden çalıyor. Özellikle tarımsal sulamanın olmadığı bölgelerde fıstık üretimi yapan Çiftçiler, fıstık bahçelerini sulayabilmek için barajdan kendilerine su verilmesini istiyor.
Onlarca tehlike altında
Şanlıurfa bölgesinde fıstık üretiminin büyük kısmını sırtlanan Şanlıurfa’nın Karaköprü ilçesine bağlı Esemkulu, Tümlen, Kızlar, Mustafacık, Yarımtepe, Kırkpınar, İsaören ve Hisarlar (köyleri) Mahalleleri başta olmak üzere, büyük bir endişe içerisinde yetkililerden gelecek haberi bekliyor. Milyonlarca kök fıstık ağacına ev sahipliği yapan bu köyler ve çevredeki diğer köyler, kurak geçen mevsimlerin ağaçlara zarar verdiğini ve bu yüzden ağaçların kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belirtiyorlar.
Sosyal medya ile sesini duyurmaya çalıştı
Sosyal medya aracılığıyla yetkililere sesini duyurmaya çalışan fıstık üreticilerinden Muhittin Çoban, tarihi 500 yıla dayanan fıstık bahçelerinin büyük bir tehlike altında olduğunu söyledi.
Çoban, “Esemkulu, Tümlen, Kızlar, Mustafacık, Yarımtepe, Kırkpınar, İsaören ve Hisarlar köylerinin temel geçim kaynağı fıstıktır. Binlerce insan bu bahçelerden ekmeğini kazanıyor. Bu fıstıkların kuruması demek büyük bir işsiz kitlesi demektir” dedi.
En büyük sorun işsizlik değil sulama eksikliği
“Bu bölgelerde yaşayan insanların en büyük sorunu işsizlik değil” diyen fıstık yetiştiricisi Muhittin Çoban, “Burada yaşayan bütün insanların en büyük sorunu işsizlik değil; çok basit bir problem olan sulama suyudur. Ağaçlarımız onca emek ve alın teriyle yetiştirdiğimiz milli servetimiz yağış yetersizliğinden dolayı kurumaya yüz tuttu. Bunların bilinmesine rağmen bize altı kilometre uzaklıkta olan Atatürk Barajından buralara su verilmiyor” diye konuştu.
Baraj ile aralarında altı km var
Baraj ile aralarındaki kısa mesafeye dikkat çeken Çoban, “Köylerimizin altından su yüzlerce kilometre öteye Mardin ve Suriye sınıra giderken bizler verdiğimiz emeğin karşılığı olan ürünü alamadığımız için bugün sayın bakanımızın dediği gibi ‘hastanede temizlikçi olmak için ağzımızla kuş tutuyoruz’. Tarihi 500 yıla kadar çıkan koca ağaçlarımız bugün kuruyorlar. Buna seyirci kalmak vicdan işi değildir” şeklinde konuştu.
Dünya ile yarışabiliriz
Diğer ülkelerdeki rekoltenin yüksekliğine dikkat çeken Çoban, “İran 700 Bin ton rekolteyle dünya 1.’si ve 400 Bin ton ile ABD 2. sırada yer alıyor. Sadece bizim bölge sulansa, 200 - 250 bin ton olan rekolteyi 350 bin tona çıkarma potansiyeline sahibiz. Sıradan bir vatandaş olarak yetkililere sesleniyorum; hem devletimizin kazanması için hem işsizliğin azalması için hem de milli değerimiz ağaçlarımızın kurumaması için ve en önemlisi Allah rızası biran önce Bozova ikinci etap ikinci pompaj sulama projesi bir önce başlasın” ifadelerini kullandı.
Üreticiye yansımıyor
Fıstığın vatandaşa çok pahalı satıldığını an bunun üreticiye yansımadığını belirten Çoban, “Üreticide ürünü az elde ettiği için az kazanıyor. Doğru düzgün bir ihraçta olamıyor. Fiyat yüksek olduğu için dış ticarette elimizde koz olabilecek bir ürünü bu kadar basit bir problem için heba etmeyelim. İnanın arazi sahipleri izin verseler artık kendimiz 5 kilo metre boru hattı döşeyip Fırat’tan su çekeceğiz” ifadelerine yer verdi.
Yer altı suyu bulunmuyor
Fıstık bahçelerinin tehlike altında olduğunu vurgulayan Çoban, “350 - 400 metreye kadar derinlere inmemize rağmen kuyu suyu bulamıyoruz. Artık takdir büyüklerimizin, sayın bakanımızın ve en önemlisi reisimizindir. Allah rızası için analarımızın hayır duası için artık bitsin bu susuzluğumuz” gibi ifadeler kullandı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Fıstık yetiştiricileri dertli
* Şanlıurfalı fıstık üreticileri, kış ve bahar aylarının kurak geçmesinden dolayı ağaçlarının kuruduğunu belirterek kendilerine barajdan su verilmesini istiyor.
Haber: Hasan Ray
Şanlıurfa’da fıstık üreticileri isyan etmeye başladı. Adı ‘Antep fıstığı’ olarak bilinen Şanlıurfa fıstığının, Türkiye’de yetiştirilen fıstığın yaklaşık % 41’i Şanlıurfa’da yetiştiriliyor.Kış ve bahar aylarının kurak geçmesinden dolayı toprakta nem oranının oldukça düştüğü Urfa’da, fıstık için kırmızı alarm şimdiden çalıyor. Özellikle tarımsal sulamanın olmadığı bölgelerde fıstık üretimi yapan Çiftçiler, fıstık bahçelerini sulayabilmek için barajdan kendilerine su verilmesini istiyor.
Onlarca tehlike altında
Şanlıurfa bölgesinde fıstık üretiminin büyük kısmını sırtlanan Şanlıurfa’nın Karaköprü ilçesine bağlı Esemkulu, Tümlen, Kızlar, Mustafacık, Yarımtepe, Kırkpınar, İsaören ve Hisarlar (köyleri) Mahalleleri başta olmak üzere, büyük bir endişe içerisinde yetkililerden gelecek haberi bekliyor. Milyonlarca kök fıstık ağacına ev sahipliği yapan bu köyler ve çevredeki diğer köyler, kurak geçen mevsimlerin ağaçlara zarar verdiğini ve bu yüzden ağaçların kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belirtiyorlar.
Sosyal medya ile sesini duyurmaya çalıştı
Sosyal medya aracılığıyla yetkililere sesini duyurmaya çalışan fıstık üreticilerinden Muhittin Çoban, tarihi 500 yıla dayanan fıstık bahçelerinin büyük bir tehlike altında olduğunu söyledi.
Çoban, “Esemkulu, Tümlen, Kızlar, Mustafacık, Yarımtepe, Kırkpınar, İsaören ve Hisarlar köylerinin temel geçim kaynağı fıstıktır. Binlerce insan bu bahçelerden ekmeğini kazanıyor. Bu fıstıkların kuruması demek büyük bir işsiz kitlesi demektir” dedi.
En büyük sorun işsizlik değil sulama eksikliği
“Bu bölgelerde yaşayan insanların en büyük sorunu işsizlik değil” diyen fıstık yetiştiricisi Muhittin Çoban, “Burada yaşayan bütün insanların en büyük sorunu işsizlik değil; çok basit bir problem olan sulama suyudur. Ağaçlarımız onca emek ve alın teriyle yetiştirdiğimiz milli servetimiz yağış yetersizliğinden dolayı kurumaya yüz tuttu. Bunların bilinmesine rağmen bize altı kilometre uzaklıkta olan Atatürk Barajından buralara su verilmiyor” diye konuştu.
Baraj ile aralarında altı km var
Baraj ile aralarındaki kısa mesafeye dikkat çeken Çoban, “Köylerimizin altından su yüzlerce kilometre öteye Mardin ve Suriye sınıra giderken bizler verdiğimiz emeğin karşılığı olan ürünü alamadığımız için bugün sayın bakanımızın dediği gibi ‘hastanede temizlikçi olmak için ağzımızla kuş tutuyoruz’. Tarihi 500 yıla kadar çıkan koca ağaçlarımız bugün kuruyorlar. Buna seyirci kalmak vicdan işi değildir” şeklinde konuştu.
Dünya ile yarışabiliriz
Diğer ülkelerdeki rekoltenin yüksekliğine dikkat çeken Çoban, “İran 700 Bin ton rekolteyle dünya 1.’si ve 400 Bin ton ile ABD 2. sırada yer alıyor. Sadece bizim bölge sulansa, 200 - 250 bin ton olan rekolteyi 350 bin tona çıkarma potansiyeline sahibiz. Sıradan bir vatandaş olarak yetkililere sesleniyorum; hem devletimizin kazanması için hem işsizliğin azalması için hem de milli değerimiz ağaçlarımızın kurumaması için ve en önemlisi Allah rızası biran önce Bozova ikinci etap ikinci pompaj sulama projesi bir önce başlasın” ifadelerini kullandı.
Üreticiye yansımıyor
Fıstığın vatandaşa çok pahalı satıldığını an bunun üreticiye yansımadığını belirten Çoban, “Üreticide ürünü az elde ettiği için az kazanıyor. Doğru düzgün bir ihraçta olamıyor. Fiyat yüksek olduğu için dış ticarette elimizde koz olabilecek bir ürünü bu kadar basit bir problem için heba etmeyelim. İnanın arazi sahipleri izin verseler artık kendimiz 5 kilo metre boru hattı döşeyip Fırat’tan su çekeceğiz” ifadelerine yer verdi.
Yer altı suyu bulunmuyor
Fıstık bahçelerinin tehlike altında olduğunu vurgulayan Çoban, “350 - 400 metreye kadar derinlere inmemize rağmen kuyu suyu bulamıyoruz. Artık takdir büyüklerimizin, sayın bakanımızın ve en önemlisi reisimizindir. Allah rızası için analarımızın hayır duası için artık bitsin bu susuzluğumuz” gibi ifadeler kullandı.
En Çok Okunan Haberler