Din dersi toplumsal taleplerle yeniden yapılandırılmalıdır

Türkiye’de zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi, İslam dini ağırlıklı olmak üzere, diğer dinleri, inançları ve ahlaki öğretileri olabildiğince nesnel bir şekilde tanıtıcı bir üslupla sunulmalıdır.” dedi.

Haber: Mehmet Kaması

Türkiye’de sürekli değişen eğitim sistemi değişikliği bir kez daha gündeme geldi. Eğitimin yeni bir müfredata ve sisteme göre verilmesi adına haberler Türkiye’nin gündemine otururken yeni sistemle ilgili görüşmeler şuan 27 Şubat’a kadar askıya alınmış durumda.

Bununla ilgili açıklamalarda buluna Şanlıurfa Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı İbrahim Coşkun, Türkiye’de daha kaliteli ve daha düzenli bir eğitimin verilmesinin tek yolunun yeni bir eğitim sistemi ile olacağına ve buna bağlı olarak gelişmiş ülkelerde verilen eğitim saatleri standardında eğitimlerin verilmesi ile Türkiye’deki eğitimin daha kaliteli ve daha gelişmiş hale geleceğini söyledi.  OECD ülkeleri ile Türkiye arasında görülen en önemli farklardan birisinin de, Türkiye’de verilen Din ve Ahlak eğitiminin daha geç başlaması olduğu ve bu eğitimin ilkokulda çok sınırlı oranda verildiğini söyledi.

Öte yandan yeni eğitim müfredatında Din ve Ahlak derslerine ağırlık verilmesi gerektiğini ve İslam derslerinin ilkokuldan birinci sınıftan verilmesi gerektiğini söyledi.

Gelişmiş ülkelerde ders saati daha fazladır

Türkiye’de  ilkokulda eğitime yıllık 720, ortaokulda 840 saat ayrıldığını söyleyen İbrahim Coşkun: “gelişmiş ülkelerde (OECD) ders ortalamalarının ise  ilkokulda yıllık 799, ortaokulda ise 915 saat olduğu söyledi. Türkiye’de ilk ve ortaokulu bitiren bir öğrenci, gelişmiş ülkelere göre toplam 7,5 ay daha az eğitim almaktadır.” dedi.

Öğrencilerimizin kendisi ile barışık yaşayacağı eğitim sistemi olmalı

Eğitim üç unsur üzerinden ifade edilebileceğini söyleyen Şanlıurfa Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı İbrahim Coşkun, “Öğrenci, müfredat ve öğretmen. Diğerleri eğitimi kolaylaştıran ya da zorlaştıran unsurlardır. Öğrencileri, müfredat üzerinden öğretmenlerle geleceğe hazırlıyorsunuz. Bunun, toplumun değerleriyle barışık, toplumun değerlerini yansıtan, geleceğe hazırlayan bir formatta sunulmasına ihtiyaç var. Eğitim-Bir-Sen olarak, baskıcı, aşırı ideolojik, tek tipçi ve farklılıklara izin vermeyen bir eğitim sistemi yerine; öğrencilerimizin kendi değerleriyle barışık yetişmesini, kendilerini en iyi şekilde gerçekleştirebilmelerini, yeni gelişmelere açık olmalarını ve böylece dünyayla rahatlıkla rekabet edebilmelerini sağlayacak bir eğitim sistemi istiyoruz” dedi.

‘Gelişmiş ülkelerde ders süreleri daha fazla’

“Eğitim, dinamik bir süreç, devamlı değişim içerisinde yenilenmeyi gerektiren çağın şartlarına göre düzenlenmelidir.” Diyen İbrahim Coşkun, “Eski kalıplarla eğitim sürecini sürdüremezsiniz. Bu bağlamda bu yenilenme hareketi çok önemlidir. Yayınladığımız raporda, haftalık ders saatleri ve ders saatlerine ayrılan süreyi ayrıntılı olarak tartışmıştık. Raporumuzda da görüldüğü üzere Türkiye’de derslere ayrılan sürenin, OECD ülkelerinde derslere ayrılan sürelerin ortalamasından bir hayli düşük olduğu görülmektedir.” diye konuştu.

‘Eğitime ayrılan süre azdır’

Türkiye’de eğitime ayrılan sürenin az olduğunu belirten Coşkun, “Türkiye ilkokulda eğitime yıllık 720, ortaokulda 840 saat ayırmaktayken, OECD ortalamasının ilkokulda yıllık 799, ortaokulda ise 915 saat olduğu ortaya çıkmaktadır. Türkiye’de ilk ve ortaokulu bitiren bir öğrenci, OECD’deki akranlarına göre toplam 7,5 ay daha az eğitim almaktadır.” ifadelerini kullandı.

İslam dini ağırlıklı olmalıdır

Din eğitiminin toplumsal talepler temelinde yeniden yapılandırılmalıdır diyen Coşkun, “Türkiye’de zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi, İslam dini ağırlıklı olmak üzere, diğer dinleri, inançları ve ahlaki öğretileri olabildiğince nesnel bir şekilde tanıtıcı bir üslupla sunulmalıdır. Bununla birlikte, seçmeli din ve değerler eğitimi dersleri ise, velilerin ve öğrencilerin talepleri göz önüne alınarak İslam dinini sevdirmeyi ve benimsetmeyi esas alan, gerektiğinde uygulamaya da yer verecek şekilde yapılandırılmalıdır.” İfadelerini kullandı.

‘Din dersi birinci sınıftan itibaren verilsin’

“OECD ülkeleri ile Türkiye arasında görülen en önemli farklardan biri de, Türkiye’de din ve ahlak eğitimi daha geç başlamakta” diyen İbrahim Coşkun, “ilkokulda çok sınırlı oranda verilmektedir. Türkiye’de din ve ahlak eğitimi, OECD ülkelerinde olduğu gibi birinci sınıftan itibaren verilmelidir.” şeklinde konuştu.